Sükut

Düşmüş inci dişleri,dökülmüş saçları
Ecel doyurmuş,toprağa düşen açları

Nedir bu cihanda bitmez kese savaşı
Gözlerden dindirmez,ağulu akan yaşı

Aşk şerbeti içelim,sakinin elinden
Söz'ü pişirip yiyelim,gönül dilinden

Eğer dilin keserse,aşk nakışlarını
Tama ile hırs eylersin akışlarını

Can gövdeden ayrılınca,susar o dudak
Azat olan üryan'ın inci gibidir ak

Kırk beşinde ak düşer kara sakalına
Nefs evin kapıları çarpar suratına

Edepleşir gark olduğun günah vücutta
Od düşen gönlün,kar etmiştir hep sükutta

Gönül yıkanın,geçer mi kıldığı namaz
Kurtarır mı mahşerde,seslendiği avaz

Doğrudan şaşmayanın yükselir göğe ruh'u
Alçaktan bakanın sönmez mumda ki nur'u

Ömrümüzün kadehi taştı elimizden
Hesap sorulacak,mahşerde dilimizden

Benimde uzandı,musallaya şu elim
Söz orucuna girdi korkudan ah dilim


Didar'dan ayırma,düzah ta yüzümüzü
Kudretinden yeniden doğur külümüzü

Kadınların saçı,teneşirde çözülür
Yiğitlerin hasından,yaslar'ı dökülür

Nazik tenler karışır,kirli sinilere
Lal olmuş diller sürülür hep sinelere

Kırk beşinden sonra,kara gözler oyulur
Ay yüzler'in toprağın altında soyulur

Benim dilim kuş,yüreğim aşk ilidir
Sükut dağında esen,huzur'un yelidir

Bana sükut'a ermiş,gerçek bir yar gönder
Daha fazla etme şu yüreğimi heder

15 Nisan 2012 344 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (1)
  • 12 yıl önce

    İbretamiz bir şiir ders alana...Tebrikler😙