Sultanım

Günah ise insana zulmetmek ve canlıya
Verdiğin bir oy kadar günahkarsın sultanım
Demokratik cehennem içinde bir orta çağ
Toplu günah işlerken aşikarsın sultanım
Görüldü münker nekir daha kabir beklersin
Cennet çöl tablosudur giriftarsın sultanım

Antik çağda işlenmiş göklerden inen melek
Yeni çağ başlar iken ihmalkarsın sultanım
Her çağın çilesine bir senarist bularak
Çocukları aldatan pişekarsın sultanım
Boşuna anlatırsın bin yıllık yalanları
Atadan dededen mi sahtekârsın sultanım

Suyun tersi yönünde hani yüzer balıklar
İlk doğduğun mekâna davetkarsın sultanım
Uçsuz bucaksız simya sığar mı her bedene
Eski uygarlıklara mihmandarsın sultanım
Bulutlanmasın gözün gençlik gitti diyerek
Ganimeti hak bilen hükümdarsın sultanım

Ne kadar kelle sığar bilmem ki heybenize
Derimizi yüzdüren istiğfarsın sultanım
Yasaları recm edin gönlünüz hoşnut olsun
Neden bilmem eskiye minnettarsın sultanım
Gönlümüz büyük müdür tacı tahtı sizindir
Uygarlık neyimize işgüzarsın sultanım

Hayaller sinek kaydı tüllenmiş yapay zeka
Düğünüme beklerim berhudarsın sultanım
Bekler sünnet düğünü laftan anlamaz kafa
Altın takmaya buyur hissedarsın sultanım
Hutbe satma Niğdede geçti Borun pazarı
Mavisi netameli fikridarsın sultanım