Sürgün

Bazen
Dökülür sığ nehirlere gözün
Ve ben
Koşarım gül yaprağı gibi sırılsıklam ardından
Çürürüm belki
Belki takılırım sazlıklara

Belki Ağustos'la öpüşürüm
Yakarak dudaklarımı
Dudaklarına düşerken düşüm

Belki dökülürüm Eylül misali
Kehribar sarısı
Sokağı çalan eski bir lambanın yamacına

Yanarım
Fikrimin öznesinde
Belamın kehanetinde vurarak karanlığı

Sürgün mahpuslara sürgünleşirim
Eski bir uçurtma misali takılırken şehir çınarlarına

Seni içerim şifa niyetine
Son yağmurlar ıslatırken kirpiklerimi
Ağlarım belki
Yoksunluğuna yoksulluğunun

İçerim o şişenin son şarabını
Kimsesiz kimsesiz
Çakıl taşlarına bölüp yazılmamış şiirleri

Türküleri çalarım
Gurbetinden
Yolumu döşerken kaldırımlara

08 Eylül 2013 943 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)