Susmak
sır diye sakladığını
hırçın ve itibarsız dalgalara
bu gelip gitmelere
dip sarhoşluğuna ya da
ayyuka düşmek korkusu
sahilde apansız
belki de
yağmurlu havalardır seni çeken
küskün küskün bakıştığın mavilik
oysa
şemsiye kadar da lazım değildi
başıboşluğun.
tasması yok ki
gezdiresin kıyısında yaşamanın
bir ömür gaile bir ömür didinme
heyhat diyen suratı çökmüş gençlik
neye yaradı bilir misin
aynada keder birikti
konsolda mektuplar
eskimemiş ruganlar
yarı aralı perde
göz izinden içi geçmiş köşe başı
hani seslenseydi çıkar giderdi
istasyonların anlamı olurdu
cam kenarının nedeni
buğusunda ısınmış susmanın
demi , içini döken sıcaklığı
tebriklerin en güzeli size gelsin kaleminiz daim olsun.