Takunyacı Bir Başıboş Gök İhtiyar

Ahşap söğütçüler yokuşunda öksüz ortodoks kedisi bıyıklarının bittiği yerden,
Yorgun türbe yeşili uçurtma mezarlığı berrak çeşmesinin başlangıcına kadar,

Musiki dokulu tamirhanesinde sallanan ölü adamın sandalyesinde ikamet eder,
Geniş vakitleri hiç olmamıştır,hiç sevmemiştir İstanbul'un üşengeç dudaklarını,
Üçüncü tekil yalnızlarındandır ailecene,kuşaktan kuşağa cebinde yağmur çakısı,

Gözlerinin solgun ufkuna düşen nakışı "Ustura" kitap haricinde nasırlı elleri,
Bir kez olsun geçmemiştir köşeleri yangın çıkışsız kitapların satır aralarından,

Sabah akşam,dişlerinin arasında yıldız çivileri,yanında iki kadeh süt beyazı
En son kendinden bir tutam kırptığı dilsiz makası,usuna infilak fikrini çaktığı,
Gepetto Usta'dan yadigar - yalana tahammülsüz dar gövdeli,iri duygulu çekici,
Onarır durur-onarılamayanları...

28 Haziran 2010 658 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (2)
  • 15 yıl önce

    yaz çocuk yaz. böyle bürünüyorsun ete kemiğe ve soyunuyorsun hepsinden kurtuluyorsun sen ancak böyle

  • 15 yıl önce

    o çekiçten hepimize lazım bence...

    tebrikler👍👍👍👍