Taş

Ey geçicilik canavarı gövdem
Neden övünüyorsun
Sen yalnızca ruhumun kaputusun
Seni yırtıp kaçıyorum
Kendinden vazgeçen bir ırmak gibi
Böcekli ve içi kurbağa dolu bir göl
Gibi kalakalıyorsun, kımıltısız
Ondan mı bana bu dilsizliğin?
Tanrım...
Bütün hiçtenliğimle söylüyorum
Kalbime yardım et
İçimdeki boşluğu engelle
Kalbim yüzümün mezarı
Yeryüzünün yükü
Üç günlük mavi
ve üç sayfalık novella.




***



Sana sunacağım boşluğu
Toprağa ek çiftçi gibi
O bir fidan olup gülümsediğinde
Yüzündeki engellenmiş huzura
Düzleşir aklındaki kırışıklık
Yabani otların sakladığı
Gizli çeşmeyi bulursun
Sonra arınmışlığınla beslersin
Ruhunla sularsın onu
Göğe diklenmiş bir ağaç olur
Ölmeye hazırlanmış ihtiyarların
Hayalindeki bahçede
Ama büyüdükçe dallarını kırar-san
Çocuklukları yırtılmış çocukların
Ve ıstırap çölüne düşenlerin
Dilekleri yere düşer
Avuçlarına düşer göğünün yükü
Ama sen; sen dediğim üç günlük taş
Yapraklarına as o muhteşem yenilgini
Yenilgin, kaderini sildiğin çaput
Ey karmaşa canavarı gövdem
Ağrılarımın şampiyonu
Sana bütün hiçtenliğimle söylüyorum
Bütün bu utanç imparatorluğu
Bu kömür kokan şiir
Ve... ve' si yok
Yüzünü ezberliyorum, yüzündeki bulutu
Çünkü bulutu
Güneşle arana girdiğinde
Fark edebilirsin ancak.




***




Üç günlük bir taşım ben
Kırmızı bir mevsime sapanla atılan
Köz köze kalalım diye
Aradan çekilmiş bir şehir; adalet
O yüzden yangın yeri gövdem
İki ucu kirli bir savaş sunulan
Parçalanmış cesetler
Ekranlarda
Kocaman lacivert yalanlar
ve birbirini anlamayan
Halkların kalleşliği
Tam ortasındayım her şeyin
Biraz daha delirmem için
Mahallenin ortasında
Okulların ortasında
Dillerin ortasında
Camilerin ortasında
Kalbinin ortasında
Bayrakların ortasında
Taksimin ortasında
Ölmek sezonu ve...
Ve'si yok
Kül olmayı öğreniyorum, kül
Koluma girmiş ateşten
Üç günlük bir yaşım ben
Bakanların emriyle.

17 Temmuz 2011 55 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar