Taşkıran
Günler esniyordu
üstündeki nazarı kovmak istercesine
İsyanları bir kilim gibi silkiyordu zaman
Kemikleri çatırdıyordu umudun
Kuru bir dalın yeşermesi için
Salıncakta sallanıyordu mevsim
Saçlarını uzatıyordum sevinçlerin
Derin derin alıyordum nefesimi
Sert kayaların o içli çocuğuna seslenmek istedim
Eksik olmamalıydı buzullarda Güneş
Yine de bir bakışla erimemeliydi yüreklerimiz
Haydi Krishna üzerimize mavilik serp
Almaya alışmışlığımızı törpüle
Duvarlarımızı seninle yeniden örelim
Adsız putlarımızdan sevgiler kurup
metaforik bir anlatımla kutsayalım aşkı
Kalan bir yıkıntı olsa da cimriliğe övgüler dizelim
Fiyonku eğreti tutturulmuş olmayalım yine de
Yürekleri sıkıca bağlayıp Alpler' in zirvesinde
Koşturalım içimizde ne varsa
Yalınayak bir derviş hüznüyle
Taşların arasından fışkıran çiçek gülüşüyle
Hecesi hurafe
Bestesi nihayet
Serbest bir makamda
Şarkılar söyleyelim