Tut Baba
ceketinin kokusuna sinmiş çocukluğum
ve kehribar sarısı düşlerim ayazda
hezeyan dolu uçurumun kenarındayım
leş kargalarının gagasından
kokuşmuş günahların ayıklarken
debeleşiyorum cemresi düşmeyecek topraklarda
tüm umutlarımı serpiştiriyor damlalarım
seyyah gibi gezinen kavruk bedenime
tınısında kaygılı bir ahenk var yaşamın
baş aşağıya asılıyım
çünkü hiç olmadı benim ebruli kanatlarım
düşeceğim az sonra
haydi kirpiklerini arala
ve beni tut baba
tut baba
harika sevtap hanım benzetmeler mükemmel bir edebiyatçı olarak kıskandırdınız
çok güzeldi tebrik ederim Sevtap hanım
İçten olduğu için, etkileyici de.
Kutluyorum.
Ah babalarımız. Zor durumlarımızda guçlu kolları olan sevdiklerimiz. Guzeldi şiiriniz. Tebrikler.
yüreğine kalemine sağlık ablam
👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍