Tuz ve Üveyik

Bir kuyruk, bir de gaga

Tuz, lav, öksürük, üveyik vakti

Çırpınan süt, belleksiz haz

Bütünü desek bi güvercinin mor canı

Çünkü kursağında düğümlenenleri

Anlatmaya gönlü yoktur hiçbir kanadın

Oysa özlemeyi düne ait bir hoşluktan saysak

Ruhumuza susuz bir yer edinecek belli ki

Hatta bütünü parsel parsel öğütmek kuş bakışı

En iyisi şöyle söylemek belki

Uzaktan çok uzaktan bakmak dünyaya

Bencil matematik biçimine uçmaktır

Ya da

Çok unutmuş birinin gündüzleyin

Öylesine bir anda saatine bakıp

Çok olmuş öleli bizim peder

Diye hafif bir şekerlemeye benzer içlenişidir

Gidene yorulmuyorum

Sanki onun için

Bir ihtimali kafama yerleştirip umut diye

Uzun uzun anlatan bir olasılık hesabını

Sezgi ihanetlerinin nezdinde

Sitemimle alt ettim

Özgesi olmayan cismani kelimenin

En çok ağlarken gelmesine ne denir?

Yaşama karşı fırında

On üç ekmeği tek tek

Elleri yanarak sayan biri gibi metindim

Bir koku gelir gibi gitti aklıma

Bir şarkı dinlemeklik yerim kaldı

Gökyüzü kararınca gerçeği görmek

Fildişi Sahili'nde bir gün geçirip

Sonrasında bozkırları düşlemekti

ve betonu her yer sen oldun diye suçlamak

İnsana özgü katı bir bilgelik keráheti

Gökyüzü bugün müydü?

Saksı kimin manzarası?

Çiçekmişim öyle dedi

Kımıltısız kalmalıyım öyleyse

Melekler göz kapaklarımdan

Vicdani redle öper mi?

Çünkü ben şekilsizliğin hasretiyle

Geometriyi kınıyorum

Bir de sebzeleri kılçığıyla birlikte

Taze fasülye õzelinde

10 Ekim 2021 27 şiiri var.
Beğenenler (8)
Yorumlar