üçç

yirmi yedi yılın tazeliği 

ne çabuk geçmiş 

bir günün yorgunluğuna sinmiş yüzünde

yeryüzünde

ukbada bir kavuşma mümkünse

söyle

genç bir baharın dizlerinde

dinlenmek istiyor ömrüm



içerden eserse rüzgar 

söyle

penceremi ben kırmışım

keşke omuzlarıma bir gece koymasaydın

yıldızlarını sayıyordum

sabahı unuttum

unutmak senin kokunda açıyor


poyraz saçlarından eserse

söyle

tel tel ayettir tel tel günah

ben kederin kadar asil 

sevincin kadar çocuğum 

baktıkça ömrüm yaşını şaşırıyor



bir bıçak daha keskin olamazdı

çiçeğe dönüşmeseydi

anlat neden

acının zarafetini törpü yaptın yanaklarıma

ben haziranda bir çocuktum

unuttum

kokunun da hafızası var

yanından bile geçmeyen rüzgar

seni hatırlatıyor



bir sır ver bana: unutayım

yalan olsun

koynumda avutayım

ölüm gözlerinden mi doğar

yoksa ben mi orada ölecek yer ararım



26 Ekim 2025 15 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar