Uçurtma

Kargalar
yuva yapmış,
meydana açılan
yolun başındaki,
sahipsiz
konağa.

Dönmeyeceğiz,
dönemeyeceğiz
oraya.

Dönmeyeceğiz,
uzakta kalan
o metruk
konağa.

Ne de yanı başındaki
o ıssız sokağa.

Geri dönmeyeceğiz,
terkettiğimiz,
o taş konağın
yanıbaşındaki
sokağa.

Hızlı bir geçiş bu.
Hızlı bir dönüş.

Sadece hızla geçen
birkaç gölge,
kalırken her şey
karanlık
gölgelerde.

Zaman.
Zaman,
acı bir rüzgar,
esiyor
öz benliğimizde.

O acı rüzgar atıyor,
tüm uçurtmaları,
ufuktan da
öteye.

Yeşil kuyruklu,
Sarı uçurtma.

Kuş kanatları,
düşler.

Taş konağın kapısındaki
bekleyişler,
uçup giden
düşler.

Ayakta
kalan,
sadece öz
deyişler.

Değişen,
düşler,
özlemler,
ve bekleyişler.

Sözler ve gözler,
donuk bakışlı
çocukların
elinden kaçan
uçurtma.

Leyleklere caka satan
serçe,
Kartallara yüksekten bakan
karga.

Hızlı bir geçiş bu.
Hızlı bir dönüş.

Uçurtma uçuran çocuklar,
uçurtmasını kaçırıp da,
ağlayarak dönerken,
o metruk konağın bulunduğu
sokağa, o
yeşil
uçurtmanı kaçırıp,
ağlayarak
köşebaşında
kalma.

Hızlı bir geçiş bu.
Hızlı bir dönüş.

Havalanırken
göklere,
bir zamanlar
tuttuğun,
o yeşil
uçurtma,
kanat açıyor şimdi,
yeni yaşamına
mini minicik
yavru
bir karga.

13 Ağustos 2009 104 şiiri var.
Yorumlar (1)
  • 14 yıl önce

    Çok güzel hocam favorilerim arasında, tebriklerimle...