Uçurtmamda Üç Gölge

ağır ve aklını yitirmiş bir günün ardından
kapı ağzında gözlerine vurdum zinciri
her şey akışında ve sıradan
sıradan ki göçtüm kuşu bile ağlamaklı
hiç olmadığı kadar
aşk sallanırken kapılardan kapılara
mum ışığında gölgeni aramak da nedir?
gözlerine zincir vurduğum anda
bir gölge belirdi avuçlarımda
saçlarından doğru bana
ellerinden doğru bana
gözlerinden dosdoğru bana
mum ışığında titreyen avuçlarıma
kondular teker teker; tükendim
bitkin,huzursuz ve şaşkın gözlerim
ve ansızın
ellerim olmasını umut ettiği ellerini
terketti; avuçlarım kadar küçüldüm
ki oldukça kısa bir andı
sadece gözlerin oldum son kez
bütün davaların sonuçlandığı
ve o bütün davalar boyunca
sadece görüp de bilmediğin ben
bir ip gösterdim kendime
gözlerinden doğru bana
gölgem; gölgem
avuçlarımda; terledim.
o kadar günah arasına koymamıştım seni
oysa ben gözlerine zincir vurduğumda
halkaların günah olduğunu
o anda anladım; kapı ağzında
bir kanat dedim kendime
uçmasını bilmeyen
ve her gökyüzüne aşık olduğunda
bir uçurtma kadar özgür
uçurtmalardan göremiyorum artık seni
ne kadar da çokmuş oysa
hiç böyle bilmedimdi...
işte o anda
o; aklını kaybetmiş günün ardında
seni, ipini saldığım bir uçurtmada bıraktım
ellerim; titrek ve isteksiz
çaresiz...
gölgeler kaldı senden
üç garip
saçlarından ellerinden ve gözlerinden
gölgelerim; gölgelerim
avuçlarımda sessiz ve bitkin
mum ışığında sımsıkı
sıka sıka öldürdüm

bütün gölgeleri...

H.A
13/02/10

13 Şubat 2010 143 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (2)
  • 14 yıl önce

    zevkle okudum...

    tebrikler. sevgiler.

  • 14 yıl önce

    guzel bır şiir okudum sayfanızdan..tebrıkler şair