Uçurum Modu

Zaman,
kendini silmeye çalışan bir dosya gibi 
kaç kez yeniden adlandırsak da
aynı boşlukla açılıyor her sabah.


Bir ben mi kaldım
bu piksel piksel çözülmüş çağda

renklerini kaybetmiş bir mevsimin

siyah beyaz fotoğrafına hapsolmuş?


Hayat, gri bir jpeg gibi sıkışıyor
bilinçaltımın düşük çözünürlüğünde,

Şimdi seni aramak

biraz daha kaybetmekle eş değer.


Odamda yankılanan bildirim sesi:

bir hatırlatma belki, ya da sadece
başka birinin yaşamından 

taşan bir yankı sadece,

ama beklenen hep aynı kişi.


Sanki varlığımın ucunda
açık kalmış bir sekme gibi,
kapanmayı unutmuş bir his

oysa ki aşk dediğin şey.


Bir sokak lambası sabaha direniyor,
hep aynı ışıksız yere yanıyor
ve ben, o karanlıkta
kendimi bulamıyorum.


Bütün konuşmalar taslak,
bütün sevgiler çevrimdışı.
Bağlantısı kopmuş bir düzlemde

bir yüklenme çubuğu gibi
yarım kalmışız birbirimize.


Ve şimdi
uçurum modundayım:
ne düşüyorum,
ne çıkabiliyorum kendimden.


Bir sigara gibi sönüyorum

usulca,
avucumda tutamadığım
o son kıvılcımla birlikte.


Sessizlik,
en son gelen mesaj gibi:
görüldü,
cevap yok.

06 Ağustos 2025 319 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)