Ufkun Dudağında Gelincik Türküsü
biz eskiden adaştık
umut biriktirdiğimiz tüm sevdaların ortak adıydı
türküler yakardık istikbale
ufuğa bakmak yasaklanınca isimlerimiz bölgelere ayrıldı
tarih dolusu hüzün eski lisanlarımızı özledi
dünyayı söndüren Amerika doğurucular
hudutlarımıza körebe katliamı dilini bellettiler
bir ayrılığın ninnisiyle uyutulduk
büyüdükçe başka bebeleri uyuttuk aynı ninniyle
bir dolu ananın, güvercin gülüşleri yüzlerinden çekildi
gelecek, özürlü bir serap gibi ruhumuzu eksiltti
sanki gökyüzü yokmuş bu ülkede
ürktük acılarımızdan
ürktükçe daha çok küflendik
netekim yalnızlaştık
mahçuptuk uzun havalara
anonim bir halayın elinden mendiller alındı
birlik beraberlik çok yaralı bir ayrılıktı
dayanalım diyen yoktu
gök orada, gösteren de
ay öksürdü
deniz şafağa inledi
dün oldu, bugün oldu, yarın oldu
hayat çok geç oldu
uzlaşamadık yaşamla
aşk denilince güldük
'şakaya bak'
ne tekim
usulca yalanlaştı öpüşlerimiz
usulca öldük,,,
tabutlarımızın ziyaretçileri azaldı
biz eskiden aynı gözyaşıydık
aynı gülüştük
aynı kızıl gülün direnciydik
aynı çocuğun ıslık sesiydik
netekim
gelinciklerin boynunu kırınca
yaşamın kapitalist kolları
çayırlarımız kurudu
adaletsiz bir kışın yönetimine geçti mevsimlerimiz
ne tekim
sinsice büyüdü kimsesizliğimiz
yalnızız işte
rüzgârın tüyleri diken eden uğultusu kadar yalnız
ben varım
kalbimin tüm birikimini güneşe bağışlamaya
benimle gelir misin
seninle biz
omuz vuralım
karanlığın kapısına
seninle biz
karışacağız ışığın şerefine...
Teşekkürler Nilgün Hanım harikaydı
Biz şimdi ve eskiden kardeşiz Aynı su içtik aynı ekmeği bölüştük Biz bu toprağım çocuğu Soyumuz Adem gelen insanoğlu.
Fıtrat damarını kopartamazsın Özünde çağlayan mananın nehri Yüceler yücesine varmak çabası Dünyevi olandan kurtul gel gayrı.
Türlü türlü şeytan bulur kendin Neden kendine çember örersin Ruhunu kaplayan bu karanlık ne Sen cennetlik bir kulsun Nilgün.
Tüm sular denize akmaz mı dersin Ruhların geldiği yere dönerler Rabbinden hediye verilen ömür Takvayı bil de yürü gel hele.
Farklı farklı insanlar olacak elbet Görüşler duruşlar rahmet olandır İrade niye verildi bil ki Seçmeyi kader bilmek gerekir.
Yalan ne kadar büyükse İnanmak o kadar kolay Putlarını kır yürü hak ile Zincirlerin ruhunda ağır bir yükse Vahiyle yüreğin aç güle güle.
Eskiye ram olmak bir çözüm değil Eskimeyen yeni görmek gerekir Acıyorsa vicdan aç üzerini İçinden seslenen Hakkın bir sesi.
Sen hiç kaldın mı Hıra dağında Yüreğin elinde ruhun kafeste Çırpınır durur vurur kendini Sınırlarını görür çağlar vahiyle.
Bilinen yolda durmak iş değil Karanlık içinden çık artık beri Bak sana haykıran Hakkın neferi Koş artık gel dünyadan beri.
Melik sözleri önce kendine Ruhunu pak etmek ister kendince