Uzakken
hiçbir göç bu kadar uzun değildi
birde sarınca şehrin gürültülerini dumana
fikrimde hicaz boşluk
deli urbalar kuşanıp
saklanınca yağmura sırılsıklam, eşiğimde sen
düşüm böyle ağlamaklı
şehir deliriyormuş meğer
çığlıkları kaçışırken zeytinliklere
kulakları sağır eden uğultular
yoksunlukmuş
-ki karanlık zannederken güneşi
böyle akşam mı olur demişti akşamcı
meyhane kapısında tüketirken öğleni
görmedim
gözlerimin loş perdelerinden sızan ışığın kırılgan izlerini
kör oldum
merdivenler
senden bu kadar uzakken...
Yağmur ve düşler biraz göz yaşı şiir akmış yağmur damlaları gibi kutlarım...👍😅