Yalnızlığı Yaralayan Kadın - 4

Hüznü avuçlamıştı;
Gözleri...


Artık umudun kıyısındaydı.
Bu ilk ve son düşüncesi değildi.
Yine ay karanlık,güneş balçıktaydı!
Tüm kışın ağırlığı,diline yüklenmişti.
Lal olmuştu,gece yarsı...

Sayısız hüzünler biriktirmişti,
En derininden,en yokuluğuna.
Acımasız gözyaşları dökmüştü,
Kaybetmeler!
Korktuğu,hırsı adına...

Sona yaklaştığının farkına varıyordu.
Kendini biraz toparlayıp,gülümsedi.
Gözyaşının yanığına....
Bu belki de iyi gelmişti,
Anlık rüyasına!

Her gece yeminler bozup,
Sabah tek tek ona niyetleniyordu.
Aylardır görmediği yüzünün adına;
Biriktirdiği hayalleri sunacaktı,
Sonsuzluğa.

Aklına geldi yine ayrılık,
Yine yokluk,yine umutsuzluk...
O yoktu!
Hiç olmayacaktı.
belki de...
Bunu bilmek,adı gibi aklında tutmak,
Hecelemek lazımdı.
İliklerine kadar işlemişti yalnızlığı,
Bırakmak istemiyordu.
İnsanlığından önde gelen yalnızlığını.
Kış günü,
Başından yine yalnızlık yağmıştı.
Üşümüyordu,aksine sahiplenmişti.
Yalnızlığı...

Bir kez daha umutlandı,
Kucakladı yalnızlığı...
Bağrına bastı.

26 Ocak 2012 36 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (3)
  • 13 yıl önce

    [b]Yalnızlık terk edilmeyecek bir evlattı.[/b]

    serinin özü ve hatta başlangıcı yani çıkış noktası üçüncüye ait olan bu mısra diyebiliriz..

    yer yer düşünsel yer yer kurgusal ama tamamiyle yazınsal ..

    sonu ise [b]yaralandıkça yazan kadın[/b]

    ne varsa aksın derim kalem..

    tebrik ve teşekkürler..

  • 13 yıl önce

    Yaralı kadın,yalnızlığa mahkum edilmiş,

    "Her gece yeminler bozup, Sabah tek tek ona niyetleniyordu. Aylardır görmediği yüzünün adına; Biriktirdiği hayalleri sunacaktı, Sonsuzluğa."

    Hep böyle mi olmak zorunda..

    Sevgiler...

  • 13 yıl önce

    güne bu güçlü şiirle başladım.

    yürekten kutluyorum.