Yalnızlık Bağı

.................................................
geçtim yalnızlık bağından
içtim bir sıkımlık eza
yüzümdeki çizgiler bu yüzden keza
yüreğimde eşini unutan herkese
sevmeyi belleten Tanrım versin ceza...
................................................

ikimize sadece bize
gece ve gündüzü bölüştürün
sevda havasını sürükleyerek
ışığı kesen perdeyi
gölgelerin dolandığı duvarı
üzerime kapanan kapıyı
yadigar bırakıp çekip gittiğiniz
geceyi ,
kendinize;

münferit günleri muştulayan yıldızların
rüyasından uyandığı
gündüzü
bendenize bağışlayın

unutmayınız ki
terk edişinizin melali
böğrümdeki ağır sıklet ağrılar
hiffet-i aşkınıza vesiledir.

aşkın katı ve katli terkediliş

belki şeytan kekresi kovulduğumuz günden kalan
bir bekleyiş .....

belki de algılanmayan sessizliğin
fısıldayışıdır hidayete

kitlenmiş kapıların arkasından bakakalmak
olsa da saadete
içimde her daim adını barındırana
çıkar tüm yollar

ben mi?

kader hanedanlığının kapısında
denize düşen kar tanesi gibi çıplağım
susuz soyunuyorum kimsesizliğe

içimin ayazlarında ateş doğuran
kifayetsiz sözcükler...
ehliyetsiz kimseler
eller ,yaban eller

münferit günleri muştulayan yıldızlardan
masal yaptım kendime
taç giyindim
kılıç kuşandım
kalelerim olsa da darbemden taraç
kıraç gönüllere bile aç

kurduğumuz artık şeytan sofrası
yok ölümle fazla arası
sevebilir miyiz bir defa daha
tecahül edemem senden sonrası

05 Aralık 2012 139 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar