Yâr Rabbî

Yâ Râbbi!
Yerde ve gökte ne varsa hepsi Sen'in. Tüm yıldızlar, gezegenler, güneş, dünya...
Yürüyenler, koşanlar, bütün bu nebâtat...
Yerde ve gökte olan her şey... Hepsi Sen'in.
Yarattığın her şeye bir mucize koyan Sen'sin.
Çiçekleri boyayıp enfes kokulara bulayan Sen'sin.
Dağları, yaslanılacak bir sırt olarak çevreleyen,
Denizleri, yaratılmışları doyursun diye dolduran,
Gökyüzünü, bir kubbe olarak ilmek ilmek işleyen Sen'sin.
Kainâtın her zerresinde imzan vardır.
Varlığın ve yokluğun damarlarında Sen'in mucizelerin dolaşır.
Yoktan var eden, vardan yok eden yalnızca Sen'sin.
Günü geceye ışık, geceyi güne perde olarak dizayn eden Sen'sin.
Gönlü yaratan ve içine aşkı, sevgiyi, nefreti, hüznü yerleştiren yine Sen'sin.
Ya İlahî!
Yarattığın gönlün bir sınırı yok. Uçsuz bucaksız nehirler gibi süzülür oradan oraya...
Ne vakit bir parça köz düşse aşkın tepesinden, kaybolur serinliği, yerini ateş alır.
Yanmaya doymaz gönül Yâ Rabbî!
Kainata sığmayacak huzur, bir bakışın demreninde gizlenir.
Her bakış, gönül tahtasına saplandıkça;
Gönül, huzuru bulur.
Gönül, yâri bulur.
Gönül, Sen'i bulur.
Sen gönüllerde yananı söndürme Yâ Rabbî!
Sen, Sen'den başkasını yâr etme Yâ Rabbî!
Yâr, Rabbî...

14 Aralık 2014 62 şiiri var.
Yorumlar