Yaralarımın Faili Gülüşündür Senin

Sığırcık ölüleri yağıyor geceden sabaha

Aklımda, fikrimde sen

İçimde sağanak bir hüzün

Karanlıkta pusuya düşürülen düş

Sabahını kaybeden telaşlı gece

Ve ışıksız bir şehir gibi

Kapıyı yüreğime çarpıp gidişine

Ve aşkın kör gözüne uyanıyorum

Gözlerimde sen

Gözlerimde kızıl bir gül yangını

Kan ter içindeyim yine

Yine yaralı…

Bakışlarından vurgun yedim

Gülüşünden aldım en derin yaralarımı

Sen sormadın

Bense hiç söylemedim zaten

Dilimi yüreğime gömdüm

Sustum…

Yaralarımın faili hep meçhul kaldı

Oysa her gün; yüreğimi istila ederek yağmalayan sendin

Evet sendin;

Bakışlarınla aklımı başımdan alan

Ve bir uçurum gibi gözlerinin dibine düşüren beni

Evet sendin;

Bedenimi deprem gibi sarsan

Ve yerle yeksan eden beni

Evet, evet sendin;

Her gece yüreğimi kundaklayıp yakan

Ve yana yıkıla

Bir ömür boyu gülüşüne tutsak eden…

Şimdi zaman aşımına uğradı

Gelmiş geçmiş -Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin, Mem ile Zin-

Ve herkesin sevgisi kadar masalsı ve büyük olan bütün aşklar…

Samimi ikrarlardayım artık

-yüreğimde bıraktığın sevda izlerin tanığımdır-

Yaralarımın faili;

Kıyamet gibi üzerime yıktığın o suskun bakışların

Ilık bir rüzgâr gibi dudaklarımda gezinip duran öpüşlerin

Ve alelacele unutulmuş bir eşya gibi

Ardında bırakıp gittiğin gülüşündür senin.

Mart 2015

17 Şubat 2019 234 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar