Yazık Değildi

İnanırken onca zamanın derinliğine,
çatlamış topraklara saçmaya çalıştığım gül tohumlarına yazık mı değildi?

Yazık dediğimiz aşkların bize yazık çekmesini dinlerken
mürekkebe, martılara, yıldızlara yazık mı değildi?

Yatağından süzülürken bakışını alırken benden benden,
kederle, zorla odanın karanlık taraflarına bakan gözlerine yazık mı değildi?

Budanmış asmaların kokusu daha burnumuzdayken
bir çiçek kadar ömrü olmayan güllere yazık mı değildi?

Mecburi siftahsız gülüşler penceremdeyken
kara gökyüzüne savrulan minik umutlara yazık mı değildi?

Mecnun Leyla'ya, Kerem Aslı'ya, Ferhat Şirin'e bu kadar dalmışken
dağlara, çöllere, yollara yazık mı değildi?

Faiş fiyatlı yarınlar, ağlamaya bu kadar mecbur ederken bizi
gitmeme, kalmama, durmama yazık mı değildi?

Bu kadar fakatlar, keşkeler ve ahlar düşerken dillerden,
'bekle'lere, 'seveceğim'lere, baharlara yazık mı değildi?

Kısa olduğuna inanılan her şey başlamadan biterken
avazım çıktığı kadar çıkan sessiz çığlıklarıma yazık mı değildi?

Ben sadece sevgiye inanırken
sevdaya yazık mı?

Değildi.

28 Ekim 2017 13 şiiri var.
Yorumlar