Yemekteki Tuz Gibi

Bir özlem gemisine yüklemişim yükümü
Esti başımda rüzgâr, yaktı beni köz gibi.
Söğüt ağacı gibi suya saldım kökümü
-- Gözden gönüle akan, iki güzel göz gibi
-- Öyle özledim seni, yemekteki tuz gibi.

Dolaştım kıyısını yosun tutan denizin
Perdeleri söküldü, seni ünleyen sazın
Tadı var mı sanırsın sensiz baharın yazın
-- Sana gidip geldiğim, silinmeyen iz gibi
-- Öyle özledim seni, yemekteki tuz gibi

Tükettim mevsimleri, takvimler erken bitti
Beklediğim o anlar, yaşarım derken bitti
Doyumsuzdu saatler, vaktimiz varken bitti
-- Kışa doydu toprağım, beklenilen yaz gibi
-- Öyle özledim seni, yemekteki tuz gibi.

Hangi bulut yaş döker benim gibi dereye
Boncuk ettim yaşımı, koydum onu sıraya
Çağırsam gelir misin yürek denen saraya
-- Yorulunca uzanıp baş koyduğum diz gibi
-- Öyle özledim seni, yemekteki tuz gibi.

RABATLI dalda gözüm, çiçekli dalda gözüm
Dumansız da tüterim, ateşte yanar közüm
Bedenim bende değil, sana vermişim özüm
-- Yağız atların koşup tozuttuğu düz gibi
-- Öyle özledim seni, yemekteki tuz gibi.