Yıl 1991 - 3 Ekim
Yıl 1991,
3/Ekim Perşembe
Mevsim Sonbahar,
Ilık ılık esmekte rüzgar,
Etraf sessiz,
Gökyüzü bulutlu..
Çiçekler solgun,
Yarı boynu bükük.
İnliyor musluktan damla damla ,
İnen sular..
Okuldan yeni gelmiş,çayı ocağa koymuş,
Kahvaltı hazırlıyordum.
3/ Ekim Perşembe,
Telefon alarm verircesine çalıyor.
Ahize elimde,
Alo diyorum,
''Teyze ''diyor,sesi ağlamaklı,
Arıyan yeğenim.
''Teyze anannem''
Ne oldu anneme?
''Ağlayarak vefat etti'' diyor,
İnanamıyorum olamaz,
Nasıl olur?
Bizi bekliyordu, Söz vermiştik,
Bir kaç gün sonra yanına gelecektik,
Kendimi kaybeder gibi oldum.
Olamaz diye bağırırken,
Hıçkırıklara tutuldum,
Ağlıyordum.
Etraf sessizdi,
Sessizliği bozan sadece bendim.
Gökyüzü bulutlu,
Şaşkın şaşkın uçmakta avada,
Bir ikı kuş,
Perdeler kapalı, içimse buruk,
Sanki benimle beraber,
Perme perişan her yer.
Çiçekler yarı açmış ,
Yarı boynu bükük,
Musluktan inleyerek iniyor,
Son damlacıklar,
Hiç böyle görülmemişti,
Hiç böyle görülmemişti ekim,
Bir başka ekimdi bu.
Ekim zamanı yok olmak,
Zihnim perişan,
Ruhumsa altüst,
Ocağı kapattım,
Alel acele düştüm Antep yoluna.
Evine girince bizi karşılayan yoktu,
Biz geleceğiz diyerek ,
Neler neler hazırlamıştı.
Anneciğim!
Canım annem, meleğim benim,
Daha on gün önce beraberdik seninle
Senin yokluğuna nasıl dayanılır.
Annemdin babamdın,
Arkadaşımdın, bebeğimdin
Nasıl duydum, bu haberi ,
Duymaz olsaydı kulaklarım,
Hasretim sana, özlemim sana,
Yaşamım sana, sevgim sana
Yaşamım sana sevgim,
Ne çabuk süpürdü, acımasız esen rüzgar.
Şimdi bir boşluktayım.
Hani o sıcaklık?
Hani o şefkâtlı eller,
Şimdi sadece, hayalimdeler.
Geçer dururlar birer birer,
Üşüdüm titriyorum,saranım yok,
Ağlıyor sızlıyorum,
Gözyaşlarımıı silenim yok,
Sendeliyor düşeceğim,
Tutan eller yok,
Yıllar önce bir an yokluğunu düşünürdüm,
Hayalde olsa,düşte olsa,
Dayanamaz ağrı basar başıma,
Gözlerim yaşarır,
Vücudum titrer, dudaklarım kururdu.
Şimdi ise herşey gerçek,
Bir zamanlar bacası tüten,
Misk gibi yemekler kokan yuvamız vardı.
Şen kahkahalarınla çınlardı,
İnce yanık sesin kulaklarımda,
Ninnin olurdu.
Ne çabuk geçermiş,
Acımasız geçen zaman,
Sana ne kadarda alışmıştım,
Sana o kadar yakındım ki;
Anneciğim sana bir şey olmasın,
Sensiz yaşayamam derken,
Kızar gibi görünürdün.
Masum siya gözlerinle bana bakarken,
Derin derin düşünürdün,
Şimdi gözleri yaşlı, kalbi buruk,
Bir kız bıraktın geride,
Sensiz olmak çok zor,
Ölümden de betermiş
Sen yoksun!
Bir gün bende yok olacağım,
Doğanın kanunu bu,
Yaşyorum istemesemde.
Daha
Hiç böyle görülmemişti,
Ekim zamanı yok olmak.
Bu ne gidiş annem, Acelen ne. Dönüşü olmayan yol,yol değil. Hani yarınlarımız da hayallerimiz vardı. Kınalı kuzun, Öksüz kaldı,yetim kaldı. Bu ne gidiş annem, Acelen ne. Birgün bende yok olacağım, Doğanın kanunu bu, Yaşyorum istemesemde.
Daha
Hiç böyle görülmemişti, Ekim zamanı yok olmak. Sonsuz saygılarımla Duru....
ancak onları unuttuğumuzda ölür sevdiklerimiz... 🙂
yaşamın en acı kanunu ne yazık ki ölüm bizi sevdiklerimizden ayrıran
annenize rahmet ve saygılarımızla şair😙