Yolcuya

Biliyorum artık, yolcusun sen de;
Omzunda ömründen bir heybelik yük.
Uyandım rüyadan yine sayende.
Yaşamak dünyada bir seyr-ü sülük.
Gidiyorsun aşkın coşkun yolcusu,
Çantanda azığım mataranda su...

Giderken elbet de yolcular bir bir,
Yapayalnız kalır umutlarımız.
Bir yastıkta ölmek olsa da fikir,
Çocuk hayalleri; bir oğlan bir kız,
Hepsi yalan, hepsi düş olur birden;
Farklıymış anladım batın, zahirden.

Her gün başka güneş ararken gökte,
Her gece başka bir ay doğar bize.
Geçmiş ilelebet kalır yüksekte.
Sonra gözlerimiz düşer denize,
Çalarken yılları cepten şakiler,
Solgun bakışlarla merhamet diler.

Sonbahar gelirken, saçlarıma da
Zamanın marazı düştü; hastayım.
Ne kadar hatıra bıraktım sana,
Hatıralarında ne kadar payım.
Var mı yastığına düşen tek telim,
Göğüs üstünde mi hala bir elim?

Defterimde kuru bir gül yaprağı,
Aklımda söylenen o son kelime...
İşte böyle yıkar rüzgarlar dağı,
Dünya ağırlığı çöker belime,
Çözülür ruhumu saran her düğüm,
Duyulur sana da bir gün, öldüğüm.

22 Eylül 2013 210 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (2)
  • 10 yıl önce

    Sade, etkileyici bir dil ve anlatım.Siz hecenin üstadı sayın şair,eserleriniz inaniyorum ki gelecek nesillere kalacaktır.Yaşarken genelde asıl ve asil insanlar ve yapıtları cok anlaşılamaz ama umuyorum ki sizin eserleriniz hak ettiği yere layıkıyla gelecektir.

  • 10 yıl önce

    Giderken elbet de yolcular bir bir, Yapayalnız kalır umutlarımız. Bir yastıkta ölmek olsa da fikir, Çocuk hayalleri; oğlan ve kız, Hepsi yalan, hepsi düş olur birden; Farklıymış anladım batın, zahirden

    uzun uzun ve ümitlerle kurulan hayallerin bir "elveda" ile nasıl yıkıldığını ne kadar güzel anlatmışsınız...