Zindanda İki Zebani!

17 Ağustos

Bu gece ne yaşamın anlamı var,
ne sevgilerin..
sen yanımda yoksun,
nasıl nefesleneyim!
anlaşılmak anlamak, sevmek sevilmek öyle güç..
öyle zor..
sen misin ki beni anlayabilsinler,
sen misin ki sevilebileyim..

yoklugunun can havli yetmezmiş gibi,
bir de zindanlarda çürümeye terkediyorum kendimi..
her lahzada daha da yükseliyor,sesim..
her an biraz daha sensizim,
ve her gün biraz daha çaresiz,
biraz daha umudunu yitirmiş,
ve melankolik bir sevdanın eşiğinde,
bağımlılık ile aşk arasında,
çırpınıp dururken bir de iki koca zebaniyle başetmeye çalışıyor,
yoruluyor,
yıpranıyor,
bitiyorum!..

sen yoksun ki beni koruyasın,
öyle yalnız ve savunmasızım,
sen yoksun ki beni savunasın,
öylesine bitap,
harabe gece kondularım!..
sen yoksun ki canım,
ellerimi tutasın..

hem olsan, ne diye isyandayım,
olsan gözlerimi kocaman açacagım,
gel kurtar beni zindanlardan,
o zindanlarda mı son bulacagım..
yüreğim yoklugunla başedemezken,
zebanilere akşam yemegi mi olacağım!
ve gel ki can koruyasın beni
gel ki seveyim seni sev beni..
gelki yalnız olmasın bu yürek kuytularda,
kalmayayım sensizlik zindanlarında,
odam dört duvar içi kapkara,
sen yoksun ki korkmayayım batagımda!!!!

17 Ağustos 2009 154 şiiri var.
Yorumlar (2)
  • 14 yıl önce

    hassas bir şairin ( ki şairler hassas olur ) çok fazla üstüne giderlerse, böylesi bir hüzün bulutu böylesi bir nefret böylesi bir yaşamdan uzaklaşış ortaya cıkabiliyor.. bu yüzden sıla=hüzün=şiir...

    🤐

  • 14 yıl önce

    😥😙

    sıla....hüzün = şiir.... sustum🤐