Ziyade Olsun
sular çarptı köpük
oynatıyor mavi şehrinde yaşayan ölüleri
kim gelse yeni bir dalga
korkarak geri çekiliyor
görmüyor musunuz bakın
kum kumsalında binlerce yıldız
buyurun gelin yanaşın
adını ruhuna yazan herkes katılabilir
yapraklar koparken duyduğunuz dansı
oynayabilirsiniz isterseniz
isterseniz
duman olup kaçabilirsiniz kimseye görünmeden
ateşin etrafında toplandık çünkü
leşlerini acılara yedirenler kalıyor bu sonsuzluk pazarında
kedersiz bir bahar kimin umurunda ki
zaten yazıyor anlında
koparılan çiçeklerin öldüğünü
rıhtıma uzayıp dönün tekrar
bulut uzatılacak çocuk yarışmasına koşun
beyazın ucundan tutan mutlu olacak
çekip çekip en karasını bahtın
uyandığınızda çok güleceksiniz
çok güleceksiniz adım ağustos
lafonten den karınca
mutlu olacaksınız
beni anınca
bu kara geçit sizin görmediğiniz anılarla telaşlı
onun için yanıp sönüyor hiç durmadan
aşk mı dedi biri yoksa yankı mı
düşürdüm maskemin en anlamlı bilmecesini
yoksa uydurdunuz mu adımı
ağzıma yaz gelmez sıkı giyinin
ayazın kızağına bağlanıp uçacağız
turuncu bir balık gibi kutuplarda
yalnız yaşadığımıza inanacağız
ne çok güldürdüm sizi
ne çok korkuttum
içim renkten renge girdi yine duymadınız
ruhların şarkı söylediği ağrılarımdan
bir gün daha çaldınız
ziyade olsun ziyade
bir gün buluşuruz yine
aynı hayalde.