Aşk Sensiz S/ağır - 5

O gün İstanbul'da çok güzel bir hava vardı. Barış Karaköy'den Adalar vapuruna binmişti ve vapur Kadıköy'e uğradığında da Elçin binecek ve güvertede buluşacaklardı. Barış yazlık güvertede tam deniz kenarına oturmuş ve vapur Kadıköy iskelesine yanaşırken Elçin'i' görebilmek için oturma yönünü de ona göre ayarlamıştı.

Hafif bir rüzgar esiyor ve rüzgar gömleğinin içinden tenini okşuyordu. Sürekli Elçin'e 'benim sevgilim olur musun' u nasıl söyleyeceğini düşünüyordu. Ya kabul etmezse! Bu söz beynini adeta kemiriyordu.

Vapur Kadıköy iskelesine yanaşırken Barış ayağa kalkıp bekleyen yolcular arasında Elçin'i görmeye çalıştı. İlk bakışta görememişti. Vapur yanaştı ve halatlarla bağlandıktan sonra yolcu kapısı açılınca büyük bir kalabalık vapura doğru hareket etti. O kalabalığın içerisinde Elçin'i seçmesi imkansızdı. İyisi mi ben yazlık güverteye çıkış merdivenlerine bakınayım. Nasılsa oradan gelecek diye düşündü.

Öyle çok heyecanlıydı ki!

Ve işte Elçin yazlık güverteye gelmişti. Üzerinde çok güzel bir pantolon ve açık pembe bir gömlek vardı. Saçları rüzgarla dalgalanıyor ve eliyle saçlarını düzelte düzelte geliyordu.

-Merhaba Barış
-Merhaba Elçin, hoş geldin... Nasılsın görmeyeli?
-Çok iyiyim. Ya sen nasılsın?
-Ben de çok iyiyim. Senle olmak harika...

Elçin Barış'ın yanına oturmuştu. İlk defa yan yana oturuyorlardı ve ilk kez vücutları birbirine değiyordu. Barış içindeki heyecanı bastırmaya çalışıyor ve sürekli çalışmalarıyla ilgili bilgiler veriyordu.

Vapur Burgazada'ya varıncaya kadar devamlı Fan Clublerle ilgili olarak konuştular. Burgazada'da vapurdan indiler ve Kalpazankaya'ya kadar yürüyerek gitmeye karar verdiler.

Elçin son derece neşeliydi ve sık sık espriler yapıyordu. Kalpazankaya'ya geldiklerinde deniz kenarına inmek istediler. Dar bir patika vardı ve oldukça dik inişliydi. Barış öne geçip Elçin'e yardımcı olmak istediğinde Elçin elini uzattı ve ilk kez elleri birleşti . Deniz kenarına indiklerinde bir kayaya oturdular. Bir süre sessizce denizi izlediler.

Barış Elçin'in yüzüne bakarak;
-Elçin sana bir şey söylemek istiyorum
-Söyle Barış
-Aslında söylemekten de korkuyorum.
-Barış meraklandırıyorsun beni, hadi ne söyleyeceksen lütfen söyle.
-Elçin, seni çok beğeniyorum ve sevgilim olmanı istiyorum. Kabul eder misin?

Elçin sustu ve başını denize doğru çevirdi. Barış bu hareketinden çok etkilenmişti. Kabul etmeyecek diye düşündü.
-Elçin bir cevap verecek misin bana?
-Bak Barış, ben de senden hoşlanıyorum. Çok iyi birisin . Sana hayır demem mümkün değil. Ancak....
Barış bu 'ancak' ın ardından ne geleceğini tahmin etmeye çalıştı ama bulamadı.
-Ancak ne? Diye sordu
-Ancak senin çevren çok kalabalık ve bir çok kız arkadaşın var. Ben kısa süreli sevgilin olmak istemem.
-Sen ne diyorsun Elçin! Ben öyle birine benziyor muyum? Bunu sana söyleyebilmek için 3-4 aydır bekliyorum ben. Seni seviyorum Elçin. Hiç kimseye duymadığım bir duygu bu. Sen herkesten çok farklısın ve benim için teksin.
Elçin'in yüzünde tatlı bir tebessüm oluşmuştu.
-O zaman tamam Barış . Unutma ben de seni seviyorum...

Barış mutluluktan havalara uçmuştu.
Elçin'in elini alıp avuçlarının arasına soktu.
-Sana söz veriyorum güzel kız. Seni hep çok seveceğim...
-Ben de seni çok seveceğim Barış diye cevapladı Elçin...

O gün her ikisinin de hayatlarında yeni bir başlangıç olmuştu. Sonraki günlerde her gün görüşmeye başladılar. Çok iyi anlaşıyorlardı. Arada Seden'de onlara katılıyor ve mutluluklarını paylaşıyordu.
Konserler, Fan Club çalışmaları derken gençliklerinin de tadını çıkartıyorlardı.

Bir akşam yemekte herkes varken Barış konuyu ailesine açtı.
-Benim çok sevdiğim bir kız arkadaşım var . Onu sizlerle tanıştırmak istiyorum.
-Olur dedi büyük abisi. Hafta sonu kahvaltıya bize gelsin...
-Tamam abi çok sağol...

O hafta sonu Barış Elçin'i Karaköy'den almış ve birlikte evlerine gelmişlerdi . İkisi de çok heyecanlıydı. Kapıyı annesi açtı.
-Hoş geldin kızım dedi annesi
-Hoş bulduk efendim diyebildi Elçin.
İçeri geçtiler ve Elçin'i abileriyle tanıştırdı sonra da birlikte kahvaltı masasına geçtiler.
Annesi kahvaltı süresince Elçin'e bakmıştı. Barış annesinin yüzüne bakıyor ama düşünceleri hakkında bir fikir edinemiyordu.
Kahvaltıdan sonra kahveleri Elçin yapmıştı. Barış'ta ona yardım etmek için mutfağa gitmişti.
-Barış heyecandan ölebilirim dedi Elçin
-Ben de çok heyecanlandım dedi Barış.
-Annen benim hakkımda ne düşünüyor çok merak ediyorum .
-Onun hiç kızı olmamış . Seni çok sevecektir hiç merak etme dedi Barış.

Kahve faslından sonra izin isteyip kalktılar.
O gün birlikte sinemaya gittiler ama akılları filmden çok Barış'ın ailesinin ne düşündüğündeydi...

Elçin'i evlerine bırakıp hızla eve dönmüştü. Annesi hariç evde kimse yoktu.
-Nasıl buldun Elçin'i anne?
-İyi bir kız dedi kısaca annesi
-Sadece bu kadar mı anne?
-Şimdilik bu kadar. Sen arkadaşlığına devam edebilirsin. Ben ve ağabeylerin kızı sevdik.
Bunları duyunca Barış annesine sarıldı ve onu 3-4 kere öptü.
-Beğendiğinize sevindim anne. O çok iyi bir kız. Senin de bir kızın olsun artık...
-İnşallah dedi annesi...


SÜRECEK...

09 Mart 2011 4-5 dakika 45 öyküsü var.
Beğenenler (6)

Henüz beğenen olmamış :(

Yorumlar (6)
  • 13 yıl önce

    bir film şeridi gibi canlandı her şey gözümde...anlatımınız ne kadar gerçek....herkes hayatından bir şeyler bulacaktır....Teşekkürler Işın Hocam bu güzel paylaşım için......😙😙😙😙😙