Aşkın Düşmüşlüğü

Aşk düşmüş bir kere
Belden aşağıya
Uzatma ellerini nafile...

Narin bir kız,
Loş ışıkla yanıp sönmekte.
Sanırsın ki
O vakit
Tüm renklerle sevişmekte.
Yavaşça ellerinin yol alışı
Kendi vücunda
Tüm elleri terletmekle birlikte
Isırılan dudaklar heyecanın gölgesinde
İnceden bir sızı vermekte
Yükselen müzik dalgası
Her bir çamaşırı alışında
Nefesler derinleşmekte ve
Ciğerlere alınan nefes yetersiz kalmakta
Hafifleyen müzikle gelen karanlık
Rahatlatmakta dizginlenemeyecek arzuları

Bir dans daha bitmişti
Masalar striptizci kızı konuşurken
Erkeksi salyalarıyla,
O ise ağlıyordu
Kadınsı onuru ve gururuyla
Kendine ayrılan minik bir odada
Belli ki
Akan rimeliyle akıtıyordu küfürlerini
Nasıl olurda
Birinin çaresizliği diğerinin zevki oluyordu
Ne alkol veriyordu bu cevabı
Ne de içine çekmekte olduğu sigara

Ama gene de dans etmek gerekti
Bir veya iki saat sonra.
Aynı müziğin ve ışığın altında
Masalara göre bir striptiz yapacak,
Kendine göre ise bir dram yaşayacaktı.
Ama en tiksinci ise burnuna gelecek
Salyaların reçine kokusu olacaktı.

Reçinenin o yapışkan sıvımsı kokusu
Bacaklar arasında tüten
Bir tütsünün müydü?
Yoksa
Her gece
Karanlığın içtiği, sigaranın dumanı mıydı?
Tek belli olan, bu dumanlı kokunun
Aşkı çok ama çok aşağılara itmiş olduğuydu