Aşkın Narı Bu Gece Üşüyecek....

Zaman ne lehime ne aleyhime ilerliyor
Hayallerimin sönük vedası
Uykularımın somurtkan duruşu şöyle ötede
Ve senin gösterin başlıyor bu saatlerde


Senden daha çok istediğim sana ait mutluluğu
Kapı dışarı ediyorum ardından hıçkırarak
Yağmur başlıyor...
Toprak kokusu içime girip yanına oturuyor
Yalnızlığımın gölgesi odana düşüyor, görüyorum
/baş ağrısı böyle başlar bilmezsin/
Geceye kelepçeli Ay peşinden gidiyor
Ay yüzlüm bak gece üşüyor...
Rüyalardaki gibi değil yere çakılıyorum uyanmadan
Batıyorum boğazıma kadar ölüm düşüne
Damlaların müthiş senfonisi var
Sakinlik çöküyor...
Usul usul çekiliyorsun damarlarımdan
Görüyorum oturduğum yerde


Azlığın kadar acımasız mı yoksa yokluğun da?
Bu gece son diyorum dizelerime bırakırsan yakasını şarkıların
Bu gece son desem de aşka...
Şiir...
İsyana...
Gelmiyor ki ecel bitsin şiirim burada


Ruhum yıkanıyor kaldırım misali yerlerde
Soyunuyorum yavaş yavaş sevginden
Kalbime azgın kanım hesap sormaya geliyor
Manzara dehşet;
Gerisin geri sarıyor vücudumu ürpek
Darağacı hep bu saatte mi kuruluyor?


Baştan sona imla hatalı bi cümle gibiyim
Ve bu cümlede bütün sözcükler sensin


Tüm yıldızlar tanık
Cebimdeki aşkın çok da önemli olmadığına
Ellerimde titreyen tutamadığım aşkın yok oluşuna
İntihar süsü verilen umutlara
Tüm yıldızlar tanık bak bu gece
Bırak nasıl olacağını
Olup olmayacağını bile kestiremediğim
Sözde yarınlara...


Kim karışır şimdi
Artık seni hayal etmenin bile yakışır olmadığı
Bilmem nasıl bi günde
Senli gözyaşlarının sahipsizliğine kim karışır
Dilim çözülecek belki suskunluğu kusarak
Sahi sözcüklerim sözcüklerim nerde?
Bana 24 harfi geri ver!


Aldırma üşüyecek elbet aşk tanrıçaları
Tutunamadı burda
Ben azad edip gidecek...
Üşüyecek bu gece tüm bedenler seninki dışında
Aşkın narı bu gece üşüyecek...