Baba Vasiyeti
................Mümkün değil
....................Biliyorum
........................Size hasret
.............................Gidiyorum
Kayar yılan günler akrep geceler
Engerek saatler ömür de biter
Uzaklarda mutlu olun eceler
Toprağa karışır özlemler yiter
Ölüm haberimi duyamazsınız
Kimseyi yerime koyamazsınız
Evlât ölçüsüne uyamazsınız
Sessiz ayrılığım sizlere yeter
Kimine geniş yer kimisine dar
Toprağın altında kesişir yollar
Huzuru Mahşerde hesabımız var
Allah'ın önünde dökülecek ter
Toprağı görmeye gelin arada
Tırnak izleriniz durur yarada
Dünyada yananlar yanmaz orada
Cehennem bedeni cennete iter
Aşk cehenneminde yaşadım zaten
Sönmedi yanıyor yüreğim ve ten
O/Nur/da kömüre dönüştü beden
Yeter kavrulduğum Allah'ım yeter
Yeter kavrulduğum Allah'ım yeter
HİKÂYESİ
Özellikle parçalanan ailelerde bir taraf çocuklara sahip çıkar gibi görünmekte fakat onları diğer tarafa düşman olarak yetiştirmekte... Zavallı bomboş beyinler, telkinlerin etkisiyle dolmakta, uzak bırakılan tarafa karşı olumsuz düşünceler ve duygular beslemeye başlamaktadır.
Saf dışı edilen, ne kadar iyi niyetli olursa olsun, kendisini anlatamamakta, dolu defter sayfaları yazı kabul etmemektedir. Bu nedenle giderek iyice ümidini kesmekte, evlat hasretiyle yıllarca yanmakta, bazen de o yangınla kabrin kapısını boylamaktadır. Yavrularını bir kez bile göremeden, bağrına basamadan, onlara derdini anlatamadan, savunmasını yapamadan yana yana toprağa girmektedir.
Kara haber tez yayılır. Evlat o zaman ayılır! .. Fakat artık her şey için çok geçtir. Kabirdeki onlara şöyle seslenmektedir:
Toprağı görmeye gelin arada!
Tırnak izleriniz durur, yarada! ..
Dünyada yananlar yanmaz orada
Cehennem, bedeni cennete iter.
Not: Bu şiir, gerçek bir hayat hikâyesi etkisiyle yazılmıştır.
Mevlana'ca " Hamdım, piştim, yandım" rüzgarından yanık kokuları, Hacı Bayram ca "Gerçi ki yandı, gerçeğe yandı" esintileri geliyor. Kutlu olsun.