Bekliyorum
suskunluk çağında ki gözlerimle
gün doğumunu ve gün batımını
uysal martılar gibi izliyorum
bir keşmekeş, dönerken dünya
avuçlarında morg adresleriyle
dolaşırken insanlar
pusulası kayıp denizleri
özlüyorum..
bakışlarımda asılı kalmış
ölü masallar
vurdum duymaz, alay eder
küfür ettiğim dekorlar
sıkıntılı bir bekleyiş
kurak gecenin koynunda uyuyor
saksıda ki mor menekşe
karşı gelemiyor rüzgara
soluyor
özentili kıyafet ve makyaj
unutturmuş
dağ çileğinin tadını
kavak ağaçlarının salınımını
büyüklü, küçüklü makinelere saklanmış aşklar
vitrin camlarının arkasında arayışlar
defterimin arasında ki mektubu
bulamıyorum...
kaçamıyorum benliğimden
iki adım öteye
bakmaya korkuyorum
güneşe
beyaz kalabilmek için
yorgun siyahı ellerimle besliyorum
ben yoruluyorum...
artık, yabancıyım
bu, isime
bu, bedene
gün ışığının endişesidir, üzerime yansıyan
tertemiz gülücükleri saklı
hüzünlerimi arıtacağım güne
bekliyorum..........
http://fizy.com/#s/1aj3gg
Güzel di şiir tadında şiir...
gün ışığının endişesidir, üzerime yansıyan tertemiz gülücükleri saklı hüzünlerimi arıtacağım güne
bekliyorum..........
🙂Hüzünler saklanmış kelebek kanatlarına aşk kelebekle uçuyor sonsuza.......
senin şiirlerinde farklı bir tad var ...kutladım canısı