Bir Şehit Bin Felaket Bin Ölüm
iç dünya hassas mevzu...
...
bir bir söndü yıldızlarım
sussam felaket
konuşsam ölüm
dünyamı karartmaya kimin hakkı var
kimin hakkı var
ruhumu kirletmeye
anılarımı çöpe
kiraz dallarımı çürütmeye
ben küçücük kız çocuğu yiğit gibi koşuyorken
anadolumun tecavüze uğramayan topraklarına
yarınlarıma toy
toprağımın tozunu yutuyorken
göğsümü gere gere
kimin hakkı var
ruhumda çöl fırtınası yaratmaya
bir parlayan çakıl yolları aklımda
bir de olmayan kırmızı papuçlarım
dere gibi akar giderdi hayalim
erguvan kokusu ne güzeldi
ne güzeldi benim köyüm
üstüne gün değmemiş anım
adı '' Satılmış''
sütü bozuk muhtar
kurt sessizliğinde çökerken gece
eşkiyaya yığdın
unu
bulguru
inim inim inledi nöbet
can verdi mehmetçiğim
soldu gülüm
çığlık çığlığa gülistan köyüm
ruhum firar viran dağlarım
şehitle bozdum aklımı...
ekmeksiz
ne hakkın var
yeter artık vur kendini
arınsın memleketim
boy versin fidanlarım
talan olmasın can
aksın cânım nehir yataklarım
yeter
bir şehit
bin felaket
bin ölüm...
Ölüme alıştık Ölüme alıştırdılar Aslım:((
Duyarlı yüreğine selamlarımla
Tebrik ederim
Cansın ablam....
Her zaman yüreğinin duyarlılığını.haksızlığa olan bakışındaki dişi aslanı ve onun haykırışını,yazdıklarından gönül sofranda konuk olduğunda gördüm elit yapını...
Saygı ve selamlarımla güzel insan....
😙😙😙😙😙😙😙😙
yeter bir şehit bin ölüm bin felaket...
Şehitlerimize duyarlılığınıdan dolayı
Kutlıyorum Aslı hanım