Bir Yalnızlığın Soğuk Elleri
/bir kız çocuğu, asık suratlı ve mahzun
hayatın yükü üzerine basmış
kendinden hafif bir baskül
ama yükü boyundan büyük
yalnızlık; ağır
bir yalnızlık ki çirkef
tek eli hep soğuk bir yalnızlık tutacak
ki;yalnızlık mahzun bir ölüm/
büyülü kelimelerin darağıcında şimdi güller
efsununu tozlara bırakmış
eskimiş
siyaha çalmış defterlerde
kendini asan bir şairin
son dileğinde
saklı k/adın...
sıralı halkalardan geçmiş bir ilmek dokusu
kendi ellerimle
kendi öngörümle k/ördüğüm!
bu örgünün ilmeği
ben değilim
sen de değilsin
en ucundaki boynum da değil üstelik!
yalnızlık!
boğazımdaki düğüm...
ben değilim ölen
sen değilsin öldürdüğüm
görebiliyor musun?
o soğuk yalnızlığı!
ben görüyorum!
o bir kız çocuğu!
yavrum!...
yalnızlık; ağır bir yalnızlık ki çirkef tek eli hep soğuk bir yalnızlık tutacak ki;yalnızlık mahzun bir ölüm/
Yalnızlık baya bir yerde üstüne basa basa vurgulanmış fakat Her kullanıldığı yer farklı bir mana içeriyor, bu da şiirde bir paradoks yaratmış sanki... Okuyucu için çeşitlilik güzel fakat, şair için kararsız bir durum gibi geldi...
ben değilim ölen sen değilsin öldürdüğüm görebiliyor musun? o soğuk yalnızlığı!
ben görüyorum!
Burada da anlamadığım nokta şu;
Sen değilsin öldürdüğüm mısrasından sonra görebiliyor musun söylemini kullanınca arada bir kopukluk oluşmuş... Ben burada ki manayı çözemedim... Final kısmında da şiir hangi amacı gütmüş acaba, pek belli olmuyor... Çünkü çok giz katmışsınız şiire...
Şiir için teşekkürler, saygılarımla...
Bütün yanlızlıkların
Elleri soguk olsa gerek
Bende onu görüyorum...
Değişik ve güzel bir çalışma
Tebrikler
yalnızlık görülmüyor..
bakmaya gerek yok görmek için..
sinsice örülüyor delikli tuğlalardan...
etrafımıza..
ören kim..sen,ben ,biz..
geçmişimiz..
çocukluğumuz,anılarımız..
kabullenmeliyiz..
hayat nankör değil yalnızlık konusunda..
yalnızlığı yaratan
sanırım
öfkemiz...
gece vakti böyle şiirler eklemesen olmazmı..
yüreğine sağlık serhat..gönülden tebrikler...