Ceylanlar Da Vurulur

Sevdiğim,
Dün gece,
Senin için yattım istihareye,
Dostlar aşkına,
Erenler aşkına,
Pirler aşkına,
Allah aşkına,
Bu kısmetim hayırlı mı diye.
...........................................,

Bir Eylül sabahıydı,
Takvim durur on ikide,
Lanetli günün akşamıydı,
Kara kara bulutlar gördüm,
Geçiyordu üzerimizden,
Kasırgalar esiyordu,
Geceden geceden,
Yağmur yağmaya başlamıştı,
İnceden inceden...
......................................,

Birden bir kasırga çıkagelmişti,
Karanlık gecenin içinden,
İnsanlar ağlaşıyordu gecenin karanlığında,
İnceden inceden,
Hayvanlar kaçışıyordu,
Karanlık gecenin içinden....,
........................................................,

Güneş de doğmuştu doğudan,
Küçücük küçücük insanlar çıkmıştı meydana,
Gölge boyları fersahları aşıyordu,
Güneş üzgün, başlamıştı ağlamaya,
Hızla kaçıyordu batıya,
Tez zamanda batmalıyım diyordu,
Korkusu vardı Güneş'in,
Küçücük insanların gölgesinden.
.......................................................,

Ve bir ceylan görünmüştü dağın tepesinde,
Sek sek atlayarak gider,
Bizim ceylanlar,
Namerdin elinde dom dom kurşunlu çifte,
Basar tetiğe,
Vurulmuş, yaralıdır ceylanlar,
Vurulmuş ceylanlar da,
Yakılmış türküler
"Gitme ceylan gitme seni avlarlar,
Anadan babadan ayrı koyarlar"............................1
................................................,

Vurulmuş ceylanlar,
Gelmiş dağ yamacın tepesine,
Her yanı yara içinde,
Yuvarlanmış inine,
İninde,
Ağlasa ağlayamaz,
Sızlasa sızlayamaz,
Yüreciği kan içinde,
Avcı sürek avını sürdürür,
Asya ceylanının peşinde...
.............................................,

Ve yaralı ceylan,
Ceylan bakışıyla dönüp bakar,
Zalim avcılara,
Çok sevdiği insan mı diye ?
..........................................,

Ceylanımın gözleri kan içinde,
Uyusa uyuyamaz,
Hain avcılar peşinde,
Yılanlar başkaldırmış durur,
Duvarın deliğinde,
Yaralı ceylanım,
Uzanır usulca taşların üstüne,
Kapılıp gider sonsuz sessizliğe...
..........................................,

Ve birden kocaman kocaman insanlar çıkar,
Kocaman kocaman insanlar,
Kocaman kocaman kafes yaparlar,
Benim yaralı ceylanımı,
Küçücük kafesin içine koyarlar....,
....................................................,

Uzaktan kanat çırparak gelir,
Vahşi kanatlı kargalar,
Ağızlarında,
Ateşten taşlar,
Bırakırlar taşları,
Sevdiğimi vururlar,
Zavallı sevdiceğim kan içinde...
.............................................,

Gecenin koyu karanlığında,
karanlık karanlık rüyalar,
Bu aşk ancak vuslata erer,
Sonsuzluğun baharında.








/İstanbul

16 Temmuz 2009 317 şiiri var.
Beğenenler (11)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (17)
  • 15 yıl önce

    son derece mükemmel bir kurgu

    fevkalede güzel bir anlatımdı

    Ceylanımın gözleri kan içinde, Uyusa uyuyamaz, Hain avcılar peşinde, Yılanlar başkaldırmış durur, Duvarın deliğinde, Yaralı ceylanım, Uzanır usulca taşların üstüne, Kapılıp gider sonsuz sessizliğe...🤐

    tebrikler kalem dostu

    kaleminiz daim olsun saygılar 👍

  • 15 yıl önce

    gecenin koyu karanliginda karanlik karanlik ruyalar bu ask ancak vuslata erer sonsuzlugun baharinda.......................

    yureginize saglik,,siiriniz harikaydi👍👍👍👍👍👍