Düşün... Düşün... Düşün...
Dedim kendime, bir yol ara hemen
Çıkılmaz karanlık dipsizliğe düşmeden,
Beynini ulaşılmaz arzular deşmeden,
Toprak böğründe mezarını eşmeden,
Suya ermek için suya muhtaç çeşmeden
Ve kurtulmak için kendinden, bir yol düşün !...
.
Benliğime iğne ucu gibi kıymık kıymık batan,
Yüreğimi yangın yeri gibi alev alev yakan,
Her gece yolumdaki ecel gibi pusuya yatan,
Vesveseler, endişeler, hüzünler ve kan...
Bırakın artık beni bana; yakamdan düşün !...
.
Heyhat ! Sebepsiz sebeplerle gitgide artmaktayım...
Her geçen saniye geçmişle geleceği tartmaktayım...
Ciğerimi kederle, acılarla, âhlarla kızartmaktayım...
Yine de umutlarımla hep yarınları kanırtmaktayım...
Zamanla işbirlikçi, ömrümün anasını satmaktayım
Ve ben hâlâ savrulmaktayım peşinde bir düşün !...
karamsar olmayalım bu kadar yaa :) yüreginize sağlık cok güzel bir şiir olmuş👍
İsminizi yanlış yazmışım Hüseyin Bey, çok özür diliyorum....
Mutlaka vardır Mustafa Bey, eksiklikler konunda yardımcı olur musunuz rica etsem? Teşekkürler,
Saadet hanım şiirin ama teması güzel ama bence şiirde çok eksiklik var