El Pençe Divan

__Dokunduğum omuzlar hep taşlaştı sorgusuz
Tutunduğum ellerde hep bir kesik bulmuştum
En sevdiğim kan bağım gam bağını zerk etti
Kılıçların kınında bir damla kan olmuştum__






Gece dudağında ağırlarken süveyda'yı
Ay ışığı bir gölge kadar yakınında boy veriyordu.
Oysa
Umutlara kefil olurcasına göz kırpıyordu yıldızlar...





Dalgalı denizinde gecenin kıvranıyor suretim
Yüreğime sessizce devrilirken yeminler
Hüzün el pençe divan
Hüzün mükafat sunan...







Dilimin lal olduğu anların durağında
Kefenlenmiş musalla üstü gözü açık canlar boy veriyor yâdımda
Sıkışıyor gözyaşım kirpik aralarına
Ben ağlaştıkça hasretle
Düşlerim şahlanıyor gece bekleyişinde...






Sabrın şahdamarı zorlanıyor nabzın hızlanmasında
Takatsiz damlayım öte yanda taş
Sancılarım tuhaf mı tuhaf
Yüreğime serdiğim yeşilden uğrak
İlkimiz soldu
Sonramız meyilli
Önümde kefenin kara gözleri
Bahçesi haraba
Sorgusu bela...





Düşünceler hesapsız yara
Göğsümde bıçak gibi saplanırken yeminler
Devriliyor şakalarımdan çırılçıplak bir veda
Ayrık otları yeşermiş tümden söz söz
Zehri şeker eder faili ipler
Elveda beynimde kıvranan dehlizler...




Bak büyüdü zindanlarım
Kibarca baltalandı şakayıklarım
Elveda büyük sahra
Elveda nuyegeva
Elveda...
Elveda yedi emine teslim ettiğim mısralarım
Elveda....





Not:Sadece şiir:))