Etmeden Şekva Niza
Âşık maşuka bakar; baktıkça dalar dibe
İçinde dev dalgalar ve azgın bir rüzgâr var
Kalem kan damlatırken teslim olur edibe
Bekler sonsuz hasretle ne zaman gelir bahar
Gözünü her yumuşta kendini eder hibe
Kanarken kalpte yara imdada gelmez Nigar
Sabrımız mı denenir yüklenir bunca eza
Kim der ki; 'âşık ölse, ağlamaz asla feza'
***
Çağlar gökte nehirler; uçar dağda kırlangıç
Kaçışır ak bulutlar günlerim ufalırken
Sağır semtli şehirde; çıkmaz sokak başlangıç
Ve boğuk bir uğultu aklı baştan alırken
Kâr etmez şikâyetim, zamandır elbet yargıç
Her adımın sonunda düştüğüm sokak çıkmaz
Her soluk alışımda soğuk hançer saplanır
İçerden doğrasa da bir damla kanım akmaz
İşte böyle yaşarken yüzüm kireç kaplanır
Nedendir hiç anlamam; o yâr yüzüme bakmaz
Eskilerden bir masal gelir aklıma birden
Ninemden dinlediğim; bir aşk, sonu gelmemiş
Âşık figan ederken, ses gelir mi, bir yerden
Hiçbir zaman kâm alıp huzur ile gülmemiş
Nerden gelir bilinmez; bunca zulüm, dert...; nerden
Ne kızgınlık gösterir ne de küskünlük, keza
Âşıklar takılmazlar sevgilideki naza
***
Söz konusu aşk ise konu içinde konu
Anlatırdı eskiler, görmüşler gibi bizzat
Kimi bir kır evinde yaşar aşk ile sonu
Kimini de anlamaz aşktan ederler azat
İşte böyle biçimde gösterdikleri sunu
Sonunda ya mutluluk ya da getirir mezat
Sonrası kurgulanır önümüzdeki yaza
Masalsı mutluluğu düşürmeden ayaza
***
Üst üste, sıkı sıkı bağlanan deste gibi
Kalmıştım, anlatımı çok mahzun hikâyede
Kulağımda çınlayan ölmeyen beste gibi
Eskidikçe ünlenen şarkı yazmak gaye de
Yazamadım yaşarken, kaldım hep este gibi
Sanki ben tuzlanarak saklanan bir yemiştim
Bir vazife uğruna ölüme perçinlenip
Sanki dağlar altında yorulup 'ah!' demiştim
Elimden kayıp giden mutluluğa kinlenip
Böyle acı çekerek borcumu ödemiştim
Her bir şeyi harcadım öz nefsimi satarak
Her yolu deneyerek baka baka içerden
Kendimi bir istençle ateşlere atarak
Yolladım yüreğimi yaka yaka içerden
Savurdum küllerimi uçan toza katarak
Kabul ettim her şeyi; etmeden şekva, niza
Başım gözüm üstüne Hak'tan gelen her ceza
(13.08.2012 / Elazığ)
Kabul ettim her şeyi; etmeden şekva, niza Başım gözüm üstüne Hak'tan gelen her ceza
emek ürünü bir şiir mükemmel bir finaldi. kim bilir ne kadar vaktinizi almıştır böylesi güzel bir şiiri yamak ama emek verdiğinize değmiş doğrusu.
kutlarım Güneri bey ilhamınız bol olsun selamlar.
👍👍👍Sabrımız mı denenir yüklenir bunca eza Kim der ki; 'âşık ölse, ağlamaz asla feza'👍👍👍
Usta kalem dostu kutlarım...👍
👍👍👍 Kabul ettim her şeyi; etmeden şekva, niza Başım gözüm üstüne Hak'tan gelen her ceza
İnsanoğlu dünyaya imtihan için gelmiş bulunmaktadır. Muhakkak ki imtihanlara tâbi tutulacak, birçok musibetlere maruz kalacaktır.Allah-u Teâlâ'nın her türlü hükmüne râzı olmak, hoşnutluk göstermek amellerin en faziletlisi, ahlâkın en güzelidir.
Güneri Şairim... Çok güzel ve anlamlı bir şiir okuttunuz yine.....Rabbim kaleminize kelamınıza zeval vermesin.... Gönülden kutlarım...Saygı ve selamlarımla......