Ezberi Zor Şiirsin Sen Ankara
Aşk! Ankara'ya hiç yakışmazdı
Kuşları bile bordroluydu, hiç şaşmazdı
Bir ayazı, bir de memuru
Bu kare şehrin, yoktu aşka tahammülü
Yorgun kırlangıçlar, terfi ettirirdi semalarımızda bulutları
Bahar acele eder, yaz nefes aldırmazdı
Yakışmazdı gri duvarların taşlarına
Kalp içinde tebeşirle ceza evi günceleri yazmak
Martıların yakışmadığı gibi Mamak çöplüğüne
Mesaisi olmazdı ya nefes almanın
Yine de altı yüz elli yediye göre sayardık nabzımızı
Tebeşirim olsaydı şimdi
Bu nabza uydurur, bir kalp çizerdim tüm Ulus'a
Kendine yeniden bir isim bulur mu bu şehir
Varsın gâvur deseydi vapuru kıskananlar
Kaybolsaydı sabrımız
İçinden Atatürk geçmiş
İçin için içimizi yiyen andımız
''Ankara'nın taşına bak , gözlerimin yaşına bak''
Şehirsizim yemin ederim
Suçlu kim Ata'm ben bilemedim
Yakışmasa da
Yaz sıcağında , bakmak taşına toprağına
Kesildikçe ağaçlar Atatürk ormanında
Bakmıyor ki kimse gözümüzün yaşına
Avuçlarımda titriyor işte o zaman koskoca Ankara
Kuğulu parkta kuğular yorgun
Her yerde kalbimizi öteleyen üst geçitler
Açılır mozoleli yoldan Anıtkabir'e
Değişir bir bir Atatürk isimli caddeler
Kaybolurduk biz kendimizde
U dönüşü yapardı kalbimizde zaman
Kafa kâğıdı eskimiş çocukların, en son oyunuydu
Belki de hiç oynamadıkları Ankara havası
Velhasıllarımız vardı azizim, biz bu şehirde çok üşüdük
Sahi misket oynamak için çok mu büyüdük?
Kalbime navigasyon takasım var ey Ülkem
Hangi yöne dönsem yalnızlık
Hangi kaldırıma değse ayaklarım korkmuş bir çocuğun telaşı
Kalabalık içinde yok kimsesizliğimizin hamisi
Şimdi , şimdi çiçeğe bezenmiştir Dikmen Vadisi
Çok eksiğin var Ankara çok
Denizi görmeden paçayı sıvayan çocukların
Susuzluktan kurumuş bağların
Atatürk'ü işaret eden dağların
Asker uğurlayan garın
Eski resimlerin bile renklenirken
Sen hep gri mi kaldın
Ah be Ankara!
Geçtiğimiz her sokağın adı başka
Bilirdik! bilirdik.... Yakışmazdın sen hiçbir aşka
Yasemin Demir yağmurlu şiirler serisi
Şirde "yoğunlaşma" çok önemli tabii... Şair kardeşimiz, "öz yurdunda garipsin" ayaklarıyla dünün mağduru olduklarını iddia eden bugünün gaddarlarını çok güzel anlatmış.Ama temaya zum yapmazsanız şiir çorbaya döner.Bir yandan aşk, bir yandan Atatürk, bir yandan Ankara renkleri,( Haydi renkler anlaşılabilir belki, şair o gri renkler içinde bile bir zamanlar mutlu olduklarını söylüyor.) bir yandan makarnaspor'un maça şike karıştırdığını iddia etmesi ve diğer yandan memur şehri betimlemeleri okurun kafasını karıştırıyor. Yine de bir içdökümü olarak kabul edersek, duyarlı bir yürekle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim. Kutluyorum.
Daha önce de dediğim gibi şiiri okumadan bile sırf bu marş için defalarca dinler ve favoriye alırdım.Martıların yakışmadığı Mamak çöplüğü ve kaldırılan andımız.. Nerden nereye geldik.Kim yetişir artık imdadımıza ,beklemedeyiz.Her gün yok ediliyor oksijen deposu olan güzelim ağaçlarımız. Yüreğinize emeğinize sağlık.Nefesini üşümesin Gönülden kutluyorum .. Sevgiyle kalın.
👍👍👍
ne demeli hangi konusuna vurgu yapmalı karar veremedim ama şiirin tamamı anlatısı, etkisi, fondaki müziği ve şahane seslendirmesi ile keyif oldu anımıza teşekkürler şair eyvallah şiir eyvallah ankara
hep ağır topları barındırdı bu şehir yüreğinde
tarih yazdı ulusu için nice kahramanlar
sevgi ve sadakatle ülkesine can verdi kanı ile
bugün her şehir biraz Ankara kokar o yüzden
tebriklerimle kocaman yüreğinize şair
Belki altıyüzelliye tabi memurların şehri ama her zaman Atasını bağrında saklamanın gururunu da taşıyacaktır. Ben seviyorum şehrimi...👍
Güzel bir şiir çok beğendim Yasemin hanım...