Gelir misin
Dün, şöyle bir sokakları gezdim.
Gezdiğim sokaklar,
İnanmayacaksın ama, seni sordular, nerede dediler,
Kaldırımlar ıslaktı,
Bir şey söylemediler fakat, sanırım,
Ağlamışlar...
Hani dedim ya seni sordular diye,
Bende unuttu bizi dedim,
Aramıyor artık sormuyor,
Öyle yel gibi esip geçti dedim...
Ayaklarım ıslanmaya başladı,
Bilmiyorum ben de çok şaşırdım,
Şaşırdım lakin hak ta verdim,
Haklıydılar...
Gözyaşı dökülmeyen sevgi, sevgi değildi,
Gözyaşı dökülmeden hasret olmazdı.
Haklıydılar...
Sen nasıl bu kadar rahatsın dediler?
Sadece buruk bir tebessüm,
Konuşamadım...
Biraz yürüdüm arkamdan çağırdılar,
Döndüm, derin sessizliğin arasından,
Ararsa selam söyle dediler.
Çok özlediğimizi söyle unutmasın bizi dediler...
Vedalaştık...
Yürüdüm, sizin mahallede bir iş hanı,
Senin devamlı gittiğin
Kapalıydı ...
Camda bir yazı yazıyor okuyamadım,
Yaklaştım, inanmayacaksın ama,
O gelene kadar kapalı yazıyordu!
Hee bu arada camlar da ıslaktı...
Derin bir nefes çektim,
Hemen ilerideki o güzide çay bahçesine gittim.
Senin çadır kafe ismini taktığın yere,
En son oturduğumuz masaya oturdum
Ve en son oturduğum sandalyeye,
Senin ki de karşımdaydı,
Sohbet ettim biraz...
Garson geldi bir şey ister misiniz diye sordu,
İki çay bir su dedim,
Sen hep çayın yanında su istersin ya ,
O yüzden...
Garson şaşırdı, kırmızı papyonuyla oynadı,
Arkadaşınız sonra gelecek herhalde dedi.
Biraz duraksadım evet, evet dedim sonra gelecek.
Çayımı karıştırdım, seninkine dokunmadım.
Bir yudum içtim, bir ses geldi baktım!
Sandalye de konuşmaya başladı,
Seni sordu, yine yok gelmedi mi dedi
Bugün bir tuhaflık var ama anlayamadım.
Tekrarladı sana sordum gelmedi mi? dedim.
Diyor ama ...
Bende sanırım gelmeyecek, seneye belki de öbür sene
Çok istiyorum dua ediyorum, gelsin diye...
Bizim onu düşündüğümüz gibi, özlediğimiz gibi,
Onunla her şeyi paylaşmak istediğimiz gibi
O gösteriyor mu ki dedim...
Çay kaşığı yere düştü,
Eğildim yere, yerlerde ıslanmış,
Sizde mi, sizde mi?
Çayımı karıştırmadan kalktım,
Kordona çıktım, sizin evin önünden geçiyordum,
Baktım!
Sanki balkondasın el sallıyorsun,
Utanmasam karşılık vereceğim
Yüzüme bir damla düştü, sildim bir damla daha,
Arkasından gök gürledi.
Ne diyeceğimi şaşırdım.
Hayaletler şehriydi sanki
Ne oluyor size?
Bu kez ben de eşlik ettim.
Ne yapayım dayanamadım.
Bardaktan boşalırcasına gözyaşıydı yere dökülen,
Bir tarafta bulutlar bir tarafta ben.
Biri omzumu dürtüyor.
Bakacak durumda değildim, bakamadım, devam etti.
Gözlerimi çevirdim, baktım garson,
Yağmur yağıyor uyuyakalmışsınız da,
İsterseniz eve gidin diyor.
Gözlerime düşen çiğ damlalarıyla gökyüzüne baktım.
Rüyası da güzel di dedim.
Sonra,
Sonra İnşallah gelirsin diye dua ettim!
GELİR MİSİN?
"Gözyaşı dökülmeyen sevgi, sevgi değildi, Gözyaşı dökülmeden hasret olmazdı."
haklılar hem de ziyâdesiyle... kaleminiz ışıldasın fevkalâde yürekten bir yazı olmuş...
👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍
Kaleminizi yeni tatdim, ve iyiki tatdim
cok cok duygulu ve akici idi...
Mükemmel siirinizi Kutlarim yürekten
saygilar..
Tek Kelimeyle Muhteşemdi Sesinize Sağlık
yorumlarını esirgemeyen arkadaşlarıma teşekkürler . birgül sana ayrı bir teşekkür sen olmasaydın sesli şiiri ekleyemezdim :) teşekkürler.