Gittikçe...

Gün ışığı karanlık kaldırımlara düşmüş
Pespaye bir telaşın heyecanını yaşıyor gece
Zamana yaslanan gölgeler uzayıp gidiyor
Birbirinin peşinden hiçliğe...
...

Gökten burkula burkula düşen masal perileri
Yağmurdan özür diliyor
Öyle dalıyoruz gizli ümitler şehrine
Biraz içli
Biraz küskün
Yaşadığımızı bile bile

Udinin parmaklarını inhisar eğleyen kürdili
Hicazkâr havalanıyor melodi
Yeditepe'nin hasret çiçeklerine aşina
Aşiyan'dan süzülüyorum boğazın en şaşaalı yakasına
...

Boş pencereler görüyorum...
Bohem ışıkların çarpıp kırıldığı
Perdeleri -erken yalnızlıklar- çağının simgesi
Yeniden/leri unutulmuş
-umutsuz-mutsuz-
Bakıyorlar yüzüme

Sadık dalgalar görüyorum...
Kimi hırçın
Kimi masum
Sevdanın kokularını dağıtıyor köpük köpük
Kayıp mektubu aratıyor rüzgâr
Geçmişe gömülmüş geleceği çıkarmak için
Yorulmadan gidip gelip aşındırıyorlar içimi

Unutulmuşlar görüyorum...
Şarap dehlizinde bir sandal gibi aheste aheste dolaşıyorlar
Yalpalaya yalpalaya yanaklarını öpüyor yaşlar
Minesinden soyunmuş yakamozlar parlıyor gecenin gözlerinde
Hiçbirini silemiyorlar...

Aldırmıyorum!

Mehtabı zulasına alan bulutlar divaneye dönmüş
-Boş şişelerde loş tenimizi gördükçe-
Hasret sayacının sağa devrildiği devrik saatler bunlar
Vuslata amade
-Vakit susuyor-
Kimi/ne...

İçimizdeki çocuk büyüyor
Gittikçe...

04 Haziran 2010 258 şiiri var.
Yorumlar (15)
  • 15 yıl önce

    _____şiirin jargonuyla yorumlucam;

    Nihilist bir gölgeye uzanmış gün batımı ilk kıtada

    masal perili hicazkâr kürdi, ahenklemiş akışın olgusunu

    bohem ışıklı serseri ruhlu kıtanızda şiir bayabii yükselmiş

    ''Minesinden soyunmuş yakamozlar'' günümün imgesi diyebilirim...

    ve final;

    okurun gözlerinden öpmüş...

    çok küçük hatalar var ama şiir o kadar büyüleyiciki yutmuş.

    yalnış yerde duruyor...

    günün şiirinden D A H A İ Y İ.

  • 15 yıl önce

    Başlık içerikle tam manasıyla iç-içe girmiş,benzeşmiş..Şiir akışında birden çok mana doğuruyor,birden çok okuma isteği hasıl oluyor..Öyle güzel imgeler kullanmışsın ki,hani öylesi oturaklı birini diğerinden ayrı göremiyor,birini ötekinden üstün tutamıyorsun..Başladığın hikayede tabiri caizse betimleyişin dibini bulmuşsun şair..Bunca birikmişlik,bunca dosdoğru tabir..Kaç kadehlik paha biçilir bu servete..İnci dizilimi imgelemlere.Dönüp dönüp tekrar okuyorum,nasıl bir deryadır bu diye..Amiyane tabirle ellerinden öper duygular,bu duyguların nezdinde.. Yalpalaya yalpalaya yanaklarını öpüyor yaşlar' Tekdüze bir cümleyi bir eylem,bir işleyiş farkıyla böyle şahlandırmak gerek işte,bu örnek el pençe divan durulacak nadide dizimlerinden yalnızca biri.. Uzun zamandır seni,içselleştirdiğin düşüncelerini okumadığımın farkına vardım,tokat tokat yüzüme çarptı bu mısralar.. Mükemmeldi. Yine,yeni daimi tebrikler şair.

  • 15 yıl önce

    sahra tozlarına dokunmuş bulut...

    "İçimizdeki çocuk büyüyor Gittikçe..."

    hani diyorum, yüzü aşkın belki de daha devasa bir yaşta gelseydik dünyaya, küçülseydik çocukluğumuza... ve çocukça ulaşsaydık sonsuzluğa... asla büyütebilmeseydik çocukluğumuzu...

    tebrikler şiire.

  • 15 yıl önce

    "İçimizdeki çocuk büyüyor Gittikçe..."

    Büyümese.!

    yüreğinize sağlık şair kutladım sevgiyle

  • 15 yıl önce

    Mehtabı zulasına alan bulutlar divaneye dönmüş -Boş şişelerde loş tenimizi gördükçe-

    -Vakit susuyor- Kimi/ne...🤐

    ve gittikçe.....yağmurdan özür diliyoruz... daha fazla.....Bulutus.......süperd di di di😅