Göç Zamanı

sığdıramazdım seni
büsbütün almak isterdim
tüm hücrelerime...
alıp saklasam derdim içerime

-en uzağımdayken bile
öylesi yakındın bende-

ellerin kıvılcım olsa
alev alırdım
gözlerinin bulut baksa
yağmur yağardım...

en soğuk ikliminde bile
böylesi titrerdim üzerine
kuyruğu dik sokak kedisi hallerimle...

oysa ev kedisi düşlerdin
kucağında sıcacık
sahibine alışık
az biraz da şımarık

iyelik niyetiyle
ya da merhametle
uzanınca ellerin
tırmalardım her seferinde...
-aşkın
sadakası
tebaası olmazdı

acımak aşka sığmazdı-

bir tek şefkat törpüleyebilirdi tırnaklarımı
...


beklentiler
gerçeklere sığmadı elbet
zamanın hakimliğine başvurduk
en nihayet

ki aslında bilirdik
zaman illa kalem kırardı
yaftayı hasret diye asardı

yine bilirdik ki
aslında her vuslat yarımdı

yarım bir aşkın görülmemiş hesabı

dön dediğinde /getirdiğim
birikmiş alacaklarımdı
sadece...

-kalem kalem
merhem ettim
benliğime-
...


artık
bir uçurum taşıyoruz seninle...
bana her dokunduğunda
geç kalmış ellerinle
katar
katar
trenler göçüyor içimden

ve her seferinde /sevişirken
aslına kıydığın gölgemle
terin
buz kesiyor tenimde

gözlerine
baka
baka
gidiyorum
puslu bulutlar asarak kirpiklerine...

16 Ağustos 2009 256 şiiri var.
Beğenenler (3)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (7)
  • 15 yıl önce

    çok güzel bir şiir daha okudum

    tebrikler

  • 15 yıl önce

    Sizi uzaktan uzağa takip ediyorum.

    Güçlü bir kaleminiz ve kendinize has bir tarzınız var..

    şiire devam..

    Kutlarım