Grotesk Şiir
Bu sokağı ürperten
Yalnızlıktı üşüdüm
Bir aşk mutlu bitsin diye erkenden
Giyinip martı sabahı bismillah
Sahici kuşlardı kanatsız uçtular öznesiz
Gamzelerinde toplandı bulutlar
Yağmurdu rüyamdı rüzgarımdın adımı-
Unutan sağır odamdı fotoğrafın
Duvardı telaşla ellerindi bir dokunuş
Ama akşamdın...
Ömrüm bir aşkın savrulan tarihi mi
Silinip duruyor şiir eski bir takvimde
Kendime dönüyorum her gece gök çekimli
Kendime düşüyorum derin- susma
Silahsızım üstelik ellerim de yüzün
Öyle yeşil bak hep kutsansın ölümüm
işte böyle Aragon
Çıplak kaldı şiirlerim
Üstelik buz da ateşti yazıt
Yani aşk buzul bir lahitken
Baktım avuntularda sararan-
Yaprakların ardından
Ah şimdi burda eskimiş güncem
Beni kutsal bir masala göm sen
Çıktım yüreklerden atık tortu
Güldüler üşüdüm
Bir cüzzamlının eliyle
Çözüldü ipim kördüm
Şimdi şiir dediniz
Kalkıp gittim bayan
Bendim o masada güz lekesi
Derimi soyarak gittiler sessiz mahçup
Unutup dişlerini çoğul
Duvarı yoktu odamın
Ordaydım soguyan sarı gölgem
Her gece hüzünle doldurduğunuz
Zehir kabıyım ben...
Ve Aragon'la ipimi çekti Şair ! Asılı kaldığım dizelerden Bakınıp duruyorum şaşkın ! Zehriyse bal gibidir Eyvallah Pir'im.......... Saygılar
şiir yine vurdu en derinden
saygılar ve sevgiler şair
ayaklarının dibindeyim farkında değilsin öldüğümün....
bu şiirin bir yerinde sarsılırım..altını çizmekten korarım binkere ölmemek adına..insan bir kere ölmeli; tertemiz..sonra bir başka şiirde dirilmeli..
sevgili Cumali Çorbacı yine şaşırtmadı..
martı sabahı güz lekesi
Vay be...
Hocam okuttuğunuz kadar öğretiyorsunuz da . İmgeler ince düşünüşler. Bir sanat var ama bilemiyorum adı nedir. Sadece okumayı bilene bahşedilen bir şey , yazamasam da okurum !
Kutluyorum.
SAygılarımca😎