Gül Kurusu Harman
Dün gece 
Alıp koynuma bahar akşamını
Sana bir mektup yazdım,
Oysaki duyuluyordu
Yalan boyayanların boyunlarında asılı çanların sesi,
Kaleme daha da sıkı sarıldım
Çıplak 
Gerçek
Anlattım,
Dizlerimizi bükerek
Oturup gölgesinde limon ağaçlarının,
Dallarından ışık damlarken saçlarına sarı sarı
Nasıl öptüğümüzü dudağından aydınlığın...
 
Anlattım,
Haziranda
Gül kurusu 
Teninde terinle harman iken,
Akan rüzgarla geldiğimi sana
Vucudumda karış karış yara,
Daha beteri 
Can içinde sevdan,
Soluğun derman
Ve umut tohumu 
Ve boynumda diş izin,
Bilmezler
Girdim koynuna
Serhoş ve emniyetsiz
Sabaha dek sayıkladık gülüşlerimizi,  
Işıklı ve sağlam 
Gül dalıydık,
Düşlerimizi unuttuk sonra
Kuruduk,
Unutulduk...

Acıların ve hüzünlerin ebediyen yaşayamayacağını ,birgün aydınlığın dudağından öpüleceğini anlatıyor şair.Yaşacığımız hüzünlerin elbette sonu olacak.Bir zaman gelecek ki gül ile yaprağı gibi birbirimize yapışacağz.Bir can içinde kaybolmanın sırrına ereceğiz diyor sevgili şair.Umarım güzel temennileriniz tüm insanlar için geçerli olur.Hüzünler biter.Gül dalında gül ve yaprak gibi sunsuzluğa uzanıp gideriz.Yüreğinize sağlık sevgili dost.Sevgiler.😙😙😙😙😙😙👍
Güzel bir ad ve etkileyici bir anlatım. Şiir, unutulmadığını gösteriyor.
Kutluyorum.
Güzeldi...
Tebrik ederim.