İçinden Geçen Trenleri Durdurmadım
mutluyum seni sevdiğim için
boş camların ardından yollara bakarken
mahsun halini düşünüyorum
sisli bir resim gibi..
bu aşka pişman olmadım
içine seni serpiştirdim ayların
bazen isyan,bazen özlemdin
gözyaşlarım yakarken yağmurları
keşke demedim.
boş bir hayali beklerken
kayıp kazanç dengesini tartmadım
aşk! şans dedim
şu kirli dünyada...
temiz bir dokunamamaksın sen
kar yangınlarından koruduğum
gelmedin...
aşk hesap istemez
sana ait her dakikamın hüznünü
saklayacağım kalan yıllarım için
sandıklarım açılmadan sır yüküyle dolsa
niçin demeyeceğim
benim aşktan anladığım
bir gülüşü ömre yazmak..,
bir yanım hüzün çiçekleri
bir yanım yaşamak..
seni hatırladığım her sabahın ardından öğlen
her öğlenin ardından akşam oldu
yaşanan,sevilen,ağlanan
gün gibisin
aşka dair güzel sözlerim olmadı hiç
soluksuz şiirlerim
sevmenin ..özü vuslat...
bazen aptallığıma güldüm
aptallığımıda sevdim
çünkü seni sevdim
ömrümün orta yerinde
habersiz açmış çiçeksin
ne sen sorumlusun bundan,ne ben
aşk tarif istemedi hiçbir zaman
gözlerine güzel demeyeceğim
gülüşünde rehin kaldım...
tek sen bilmedin bunu
yüreğim bildi
ellerim bildi
bütün kalabalık yanlarım bildi
gelmiyor vapuru
limana yaklaşmıyor
diye eski şarkılar çalıyor radyoda
emektar ocağım ısıtıyor üşüyen yanlarımı
çiçeklerle dolu camlarım
yollar karanlık bu gece,her zamankinden fazla
ve sigara paketinin üzerinde ellerini kavuşturmuş insan
karar veriyorum dumanı atmağa ciğerlerimden
sen aklıma gelince duruyor zaman
hangi hayatlarda
hangi hızla savrulduğumuzun hesabını yapmadım
özgür ruhum
kepenklerini kapasa yaşamağa
yalnızlık gibi asılırsın geceme yar
yaşamakla ölüm sırt sırta değil'mi
sevmekle yalnızlık... neden olmasın
yaşadığım med cezirler
yüreğimin denizlerinde saklı
buna sende dahilsin gönül gözüm
sevmekle özlemek arasındaki ince sınırda
kocaman kalelerim oldu
oldu da
ben sana hiç ah etmedim
tanrı bilir ya
sevmek dua gibi
olmasını dileyip uyumak gibi
başımda kavak yelleri essin varsın
ne fark eder
lüks katmadım hayatıma
doyumsuzluğun girdiği yerde
mutluluk terk eder insanoğlunu
senin en yalın halini sevdim
en insan yanını..
beni hayatından korurken
kaçırdığın gözlerini sevdim
bunu da bilmiyorsun...
senin gidişini sevdim
sevdayı ellerinde tutup
bizi bizden sakınışını sevdim....
hayalini alıp uyuduğum geceler
düşümde gülüşünü gördüm
avuçlarımı kanattım
ve kalbime bastım seni tuz gibi
gelmeyeceğini bilsem de
yaşadığını bildim ıssız gülüşünle
sevdiğim bir yüreğin çarptığını bildim
sahte yerkürede
kalbinin derinlerine girmedim
çarpıştığın trenlerini durdurmadım
ve hangi peronda adresin
postacıya hiç bildirmedim
sana isimsiz şiirler yazdım
duymasan da gönül gözün görür bildim
koca bir yılı ardımda bırakırken
saat tam 12' de
sineme yazacağım seni
12 ?yi beş geçe gülüşünü rehin alıp
yeni yıllara sensiz yürüyeceğim
belki gittikçe eksileceksin benden
belki cesaretim esareti doğurmazsa
küçük bir resmini koyarım pencereme
sen eksildikçe artanımsın
mutsuz olmanı istemedim
intikam almak değil sevmek..
bir Noel ağacının ışıkları gibi
küçük hediyelerimsin benim
hayata dair
gerisi koca bir ömür
rüzgar güllerinin önünde
savrularak yürüdüğümüz
bir dolu bardak süt içiyorum her gece
Doktor tavsiyesi
bazen aslan sütü ile değiş tokuş yapıyorum
isyan edesim tutuyor hayata
başım fena dönüyor
gözlerini hayal edemiyorum sisler arasında
ben seni yaşarken sevmeyi seviyorum
tek bir süslü cümle bilmiyorum aşka dair
sevmek aslı gibi sevmek işte
ne tarifi var
ne adresi
ne adaleti
aşkın kimseye kolay uğramadığını söylüyorlar
belki ben tuhafım
öyle sırsınki içimde
bazen kendime ihanet ediyorum
seni bana açıklıyorum
tek kişilik oyunum ben
bunca kalabalıkken seninle...
saniyesini planlarken hayatın
yüreği gidişat'a bırakmak
hayat diyorlar buna
çünkü sıkışıyoruz yaşamaktan
akordeon gibi..
açılıp açılıp kapanıyor yapraklarımız
çıkardığımız müzik çok sesli
yürek duru limanlarda dansetmek istiyor
ve bir anıya
bazen geçmiş onca yılın ardından gelen
küçük bir çarpıntıya akıyor sessiz ırmaklar gibi
sen yürüdüğüm günümsün
duraksamadan,koşmadan
sen sigara dumanımsın
unuttukça hatırladığım
30.ARALIK.2010.ANKARA..ANKARA
(YENİ YILIN İLK IŞIKLARINDA,
PENCERENİZİ BEMBEYAZ YAĞAN KARA AÇMANIZ DİLEĞİYLE...)
benim aşktan anladığım bir gülüşü ömre yazmak..,
yüreğine sağlık çok harika bir şiir
yeni yılın size sağlık mutluluk getimesi dileğiyle
esen kalın
yaşadığım med cezirler yüreğimin denizlerinde saklı buna sende dahilsin gönül gözüm sevmekle özlemek arasındaki ince sınırda kocaman kalelerim oldu oldu da ben sana hiç ah etmedim Sevgili şair bir yıllık iç muhasebesini yapmış.Onu en fazla etkileyen duyguları şiirleştirerek.İçinde yaşadığı med/cezirler zaman zaman kabarıyor.Duygularını özgürce ifade ediyor.Şiirdeki gerçekçilik çok hoşuma gider.Abartıyı sezinlediğim yerde şiire kayıt korum.Bu yüzden şiirin içindeki o güzel ruhu yakaladım mı birkaç kez okurum.Yeni yılın gönlünüzce olmasını diler,güzel şiirlerde buluşmak dileğiyle.Sevgiler.😙😙😙😙😙😙
çok çok güzeldi tebrik ediyorum Hülya hanım iyi seneler diliyorum
Özlediğim şöyle güzel şiirler okuyup duygularımı ve düşüncelerimi o güzel şiirlere serpiştirmeyi.
Bir aşk ki deli divane bir aşk ki zıkkım zemberek. Şiirde tren garlarının vedaları şairin derinliğinde izler bırakmış, Öyküsünu ise 'koca bir yılı ardımda bırakırken saat tam 12' de sineme yazacağım seni 12 â??yi beş geçe gülüşünü rehin alıp yeni yıllara sensiz yürüyeceğim' dizeleri omuzlamış götürür şairin ağıtlı duygularını. Göz yaşını saklamış, onun yerine umursamaz ,az bir sıkıntı gibi göstermek amacıyla acılarını sigara dumanının pusları arasına gizlemiştir. Ama şairlerin gözü dumanlı havada görmeye mutat olmuştur. Tebrikler arkadaşım.
"gözlerine güzel demeyeceğim gülüşünde rehin kaldım... tek sen bilmedin bunu yüreğim bildi ellerim bildi bütün kalabalık yanlarım bildi"
İşte böyledir sevmek..
Çok güzeldi Hülyacım..
İyi seneler,sevgiyle..