Islıktaki Islak Şiir
Yıllar öncesinden kalan
Özlemlerin buğulu tınılarından düştü
Bu mısralar
Hatıralarım...
Yada
Hatıralar sandığım
Düşlerim
Düşer olmuş
Hafif sarımtırak renklerle döşenmiş
Arnavut kaldırımlarına
İşte o kaldırımlardaki
Her bir adımımda hatırlarım
Yürüdüğüm tüm yolları ve
O çarpık kaldırımların üzerindeyken
Ceplerime doldurduğum
Sensiz mısralarımı
Döndüm...
Bana elveda dediğin yere döndüm
Ve oraya gömdüm
Sana yazdığım son şiirin
Her bir kelimesini
Üzerlerine de
Ne bir Fatiha okudum
Ne de başka bir şey
Sadece savurdum
En utanmaz küfürlerimle gelen
Gözyaşlarımı
Gidişin...
Gidişin doğurdu
En ıssız ve yetim mısralarımı
Aşka küskünlüğümü
Belki de düşkünlüğümü
Gidişin...
Son gidişin var ya sevgili
Ruhumun tüm kıvrımlarına dokundu
Sanma ki sevişmelerimizdeki kadar
Dokunmalar şevk vericiydi
Öylesine acı ve keskindi
Kıvrımlarım tüm kıvraklığını
Şiirlerim tüm duygularını yitirdi
Oysa ki ben,
Göz kısıklıklarındaki
Her bir kırışıklığın
Şahidi olmak isterdim
Ama bana düşen
Sana akan gözyaşlarımda
Boğulmak oldu
erdem, giriş harika şiire... özlem başında duman olmuş...
mükemmeldi..
kutladım çokca.. sevgimle...