Kelebek Kaosları

Güneşin yakasında efkarın parmak izlerinin bulunduğu cinayet
Çigan şarkılarında söylenirken
Ayaküstü gördüğüm şey
Çimenlerin üzerinde kurutulan kelebeklerin gözyaşlarıydı

Oysa gölgemin dokunmayı sevdiği toprak
Gülün zehrinden muaf olmalıydı
Yanıma sokulan sensizlik temcit tadında acıtırken dilimi
İhanete cesur firarlar yetiştirmemeliydim
Anasondan devşirme suyun içinde

Ve görmemeliydim
Cebinde sakladığın yalanının rengini
Ömrümün vaad ettiği nefeste

Yazık!

Şimdi adınla beraber yaşayamadığım bayramların
Ketum sevinçlerinin suçu kimin?
Gözümde beslediğim camdan tanelerin
Ayaklarımın dibine düşmesinin bedelini kim ödeyecek?

Bilmiyorsun sevgilim!

Kopya çekilmiş mutlulukları tarlatanlarının altında saklıyor
Ağzı bozuk operetlerin kaos kokan tınılarında vals eden
Peruğu küflü kadınlar

Süslü yüzleriyle hadım ediyorlar melekleri
Dudaklarındaki ruj ile kirletip kanatlarını
Gökyüzüne asılıyorlar günah defterlerini

Susuyorsam eğer
Sözlerimi yalayıp geçen rüzgar kadar fırtına doluyum demektir
Son kez ve tek cümlede söylüyorum
Koru benden evini kapını canını

Senin kulaklarında sanrı cümbüşleri çınlarken
Kendime aşkla barışma hediyesi veriyorum kibiri

Biliyorsun sevgilim!
Yüzüm cehenneme dönük olsa bile
Ben hiç arafta kalmam

20 Mart 2012 53 şiiri var.
Beğenenler (14)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (7)
  • 13 yıl önce

    sevinin taştan siperine naif dokunşlara gebeydi mısralar..duygu seliydi her dokunuş. yüreğinize sağlık şaire..

  • 13 yıl önce

    ..aşkın şeffaf sorgusunda kadifesi çelik eldiven giyinmişti kalem özgür imgelerle dimdik çıkıyordu şiirin kapısından müthişti teşekkürler aslı hanım tebrikler...

    bu arada 'peruğu küflü kadınlara' takıldım