Kızıl Utangaçlıklar...

Sözlerini ve gülüşünü anımsadım...
Ve güneşin bile seninle inişini perdelerime.



Yine gelecek sonbaharlar, büyüteceğim seni
Sisi eksik olmayan sabahlarda sol yanımda sindireceğim.



Aynı dağlara uzanan ellerimizde
İzleyeceğim yaşamın adını gözlerinde.



Sesinin büyüsünden dinlediğim
En güzel şiirlerin kök salacak yüreğimde.



Hayata dokunan her şey etrafında
Farklı bir iklim tadı veriyor dudaklarıma.



Ruhuma vuslatı işleyip çalan notalar
Düşlerimde soluğum olur akar içime damla damla.



Titrekliğim ve sıcaklığım kadar bedenimde
Yenileniyorum ışınlarının tenime değmesiyle.



Sınırsızca, çılgınca ve gözlerimden taşarcasına
Deli ırmaklar gibi sevdam coşuyor, coşturuyorsun.



Adımızın biz olduğu anlarda söndürüp tüm ışıkları
Güneş yansımalarını toplarım kuytularından.



Bulutlara uzanıp meydan okurcasına yarına...
Bugün de düştü bak, kar beyaz suretime kızıl utangaçlıklar.






Not :Dokunulmazlığın üzerine kurulup içimize düşen ?'ah''lar...