Küflü Ekmek
*Küflü Ekmek
küflü ekmeklerin üzerine
bir daha yemin etmeyeceğim anne
şehrimiz yıkılıyor, altında kalıyor ip vurgunu ellerim
toprak kendini gömüyor için için,
içinde bez bebeklerim
çürümüş salıncakları mesken bilen çocuklar susuyor
bilhassa onlar susuyor
belki kısa pantolonları oyuna susuyor
sırf bu yüzden
rayını terkeden trenler geçiyor gözümden
söz veriyorum anne
yemin etmeyeceğim bir daha, küflü ekmeklerin üzerine
bunların hepsi benim yüzümden
ailelerin içinden ağır-aksak geçti, gelip- geçmiş zaman kipleri
büsbütün şarkısız kaldı kadınlar
babalar fütursuz, babalar ulu orta, hem utanmadan ağladı
herkes gitti şehirden
bir tek fıkralara tutunan,
yüzünü zamanla makyajlayan bir palyaço kaldı
oysa oyuncak trenler güldürmüyor artık çocuk kimseleri
oysa ben, üstüm başım çocuk yürüyorum güneşin öte ucunda
ellerim ayaz yanıkları,
dilim kanatan anne ağıtları,
bunların hepsi benim yüzümden
anne, küflü ekmekler hiç bir yeminle buluşmayacak bir daha
bir daha caymak yok verilen sözden
hani çok mu düş yüzümü göğüslerine yaslamak
penceremizin önünde beklemek istiyorum yine babamı
kapıyı koşarak açmak
hoş geldin babacım deyip boynuna sarılmak istiyorum
çok mu zor anne özlemek yangısı
biliyorum penceresi yok çadırımızın
biliyorum kapısı da yok
biliyorum babam da..
ama söz verdim anne lütfen ağlama
çocuk olan ellerinle okşa küt kumral saçlarımı
anaç dudaklarınla öp beni yeniden
sesi düşer mi sahi babamın, benim gece hayallerimden ?
anne, küflü ekmeklerle yemine yürümeyeceğim bir daha
bunların hepsi benim yüzümden
gün kendini, yeni şafakların üzerine habire doğururken
suskunluk büyütürsün içinde
kalaylı bakırlarını, pencere önü çiceklerini
tahta mandallarını, iğne oyalarını, dantellerini
sandık lekesi çeyizini özlersin
sen-den üryan olur gözlerin, utanırsın ağlamaktan
utanma gözyaşından, ben gözlerini silerken
anne söz veriyorum komşuların ziline basıp,
soprano bir kahkaha atıp, kaçmayacak bu kız
bir daha ağaçlara tırmanmayacak
bir daha küfür duymayacaksın sesimden
sana şiirler yazacağım üşüyen ellerimle
yemin ederim anne
küflü ekmeklerin üzerine, dönmeyeceğim kavlimden
bunların hepsi benim yüzümden
her şeye rağmen beyaz bir şeyler yağıyor bak bu şehre
biraz kar oynayabilir miyim anne, arka çadırın önünde...
Aslı Har
* Şiirkolik üyelerine açık 'Bir Fotoğrafa Şiir Yazmak' konulu Şiir Yarışmamızda birinciliği Sevgili Aslı Har kazanmıştır. Değerli arkadaşımızı kutluyor, şiir yolunun hep açık olmasını diliyoruz...
Başarılarınız daim olsun. Duyguların akışı ve şiirin tekniği çok güzeldi. Beğeniyle okudum.Kutluyorum.sevgiler.
isabetli bir seçim bence güzel bir şiirdi duygusu akıcılığı ve ahengi tamdı kutluyorum şiirkolik yönetimini böyle bir seçimden dolayı,sevgilerimle...
Çok şiir okumama rağmen çok nadir bir şiirde duygulandığım, içimde bir kıpırtı hissettiğim oluyor. Okurken bir çok yerinde hüzünle gelen bir duygu yoğunluğu yaşadım. Şiiri acaba şiir nasıl diye değilde, acaba bir sonraki satırda ne gizli der gibi, anlatılanı gözlerimin önünde canlandırarak, sanki bir romanı okur gibi okudum. Özellikle de bu kısmı çok etkiledi beni...
biliyorum penceresi yok çadırımızın biliyorum kapısı da yok biliyorum babam da..
Belki hayatımın büyük kısmında babasız büyüdüğümden, belki de bu deprem haberlerine çok üzüldüğümden dir bilmiyorum ama şiir çok etkiledi beni ve çok hoşuma gitti. Yüreğine sağlık Aslı Har Birinci seçilmen de çok yerinde bir karar olmuş Tebrik ederim...
Sevgili Aslı Har'ı ben de kutluyorum... Şiiri okurken gözümde fotoğrafı canlandırdım,şiir fotoğrafı çok güzel dile getirmiş...Arkadaşımızın kalemine sağlık...
siirkolik yonetimine, seçici kurula ve okuyan herkese şükranlarımı sunuyorum. saygi ve sevgiler