Mavi Görebilmek Mucizesi

Öncelikle;
Kayalara şekil veren
Dalga tanrılarının ruhu gerekliydi...!

Bu ruh;
Bir takkenin halkaya üfürdüğü nefesten daha eftaldi
Öyle ya;
Keramet nefeste olsa ya da halkada!
Tanrı kendi nefesini kahinlere takkelilere verirdi!
Oysa nefesine ortak istemezdi
Nihayetinde şeytan bile bir melekti...!


Dalga boylarıyla uğraşmak yerine
Sabırla hırsın derzini tutturmak gerekirdi
Ama olmadı
Olamadı...

Söylerlerdi oysa;
Sabırla işeyen taşı delerdi...!

Mesela;
Birim zamanda en çok paylaşabilmekti
İstenenden çok paylaşılabilenin mahiyetindeydi..
Uygun ölçülerde kıvamlanmadan
ve ateşle öpüşmeden
Nişasta da süt te tek başına muhallebi değildi




Mesela;
Ayak seslerinden tanımaktı
Gülüşleri de
Yaşları da
Geri dönüşümsüz telaffuzlar
Organik ve yalansız düşler
Siyah beyaz sessiz bir film izler gibi
Ama ruhla konuşan mai gözler isterdi
Ve
Karanlığı görür dedikleri işte o mavilerdi...!


Anlamalıydık;
Herkes rüya görürdü ama mucizeler gerçekti...!


Mesela
Ay ışığında çizebilmekti resmini
Siyahtan şikâyet yerine
Zifiri mavi görebilmekti
Farkı fark edebilmekti nihayetinde
Şimdi mi?
Şimdi Bor pazarında o!
Bak şimdi elinde o nihayetin de...!


Fırfırlı bol abiyeli Elbiseler
Kısa konçlu çoraplar evet çekiciydi
Ama başkalarının gördüğü 'benim' değildi ki'...!

Beş yıldızlı geceler!
Yalan dünya tecellileri
Günlük sevmeler , sevmek miydi?



Hep daha genişini istedin!
Aklının her gördüğünde değildi hayatın bakışı
Akıllı görebilmekteydi...
İşte ondan şimdi ellerindeki acı!
Sıkı tut bırakma artık!
Ellerinde bak şimdi o geniş açı!


Mesela;
Yıldızları okşamaktı, uzaktan sevmek
Sahiplenmek değil...
Yani olanla yetinebilmekti
Camdan bakmak
Sokaktan iyi değil miydi?

Tüm aklın ellerinde şimdi!
Hayrını gör artık
Hatta sevin
Bak şimdi tüm yıldızlar senin..!

Ve...
Mavideki mana;
Mavi maskaralarda da; lenslerde de
Mavi gözlere sahip olmakta da değildi...
O mana; hayatın anlamıydı
Hayat merdiveniydi!

Yani;

Mavi
Mavi gör
Mavi görebil
Mavi görebilmek
Mavi görebilmekti...!