Merhaba Ernest
Öyle bir zaman diliminden yazıyorum ki sana
Akrep döndükçe kendi ekseninde
Yelkovan uzatıyor saçlarımı, eksikliğine
Limanına iniyorum yine bu gece
İrili ufaklı gemiler geçiyor nadiren
Sen, düşselliğinde yeni bir devrim büyütüyorsun
Ben, bir ömrü ikiye bölüyorum
Hayatın en mazlum yerinde yakalanıyoruz
Ellerin, patlamış mayınlarıma hancı
Dudaklarım, kanına batan kalemlere yabancı
Hoş geldin Ernest!
Hoş geldin çıkmaz sokağıma
Ne tuhaf!
Ağır yaralı adımlarında
Çocuklar büyüyor içimde
Ve milyonlarca düş sarılıyor yastığıma
Ve martılar!
Bazen onları aç bırakıyorum, saçların uğruna
Az ötede ocaklar sönerken
Ben sadece kendimi yakıyorum
Öyle büyümüş ki adımlarım
Dünyaya amazon kesilmişim
Ki unutulmuşluğu dahi kucaklayabiliyorum
Perdeleri kaç kez açıp bakıyorum gökyüzüne
Adını sayıklamaktan, sayamıyorum.
Şafak vakti gerekçesiz giyinirken maviyi
Amansız ve arsız gün batımlarında
Yeniden ağlıyorum
Gece "kocaman dev" masalıyla üstüme çöküyor
Üşenmiyorum taşımaktan
Ah Ernest!
Sana hoş geldin derken bunları yazmak
Bir işçinin yüreğindeki çaresizlik gibi
Bir annenin evlat acısına eş
Yine çöküyor üzerime vefasız bir düş
Ve ben
Iskalanıyorum maziye
Hoş geldin Ernest'im!
Demirden ökçelerime isyan
Umudunu sahipleniyor
Kendimi öksüz bırakıyorum, cellatın ellerine
Ve seni
Sadece seni okuyorum
Son arzum, şiir niyetine
Hoş geldin Ernest!
Hoş geldin
Kalbimin en ücra köşesine ...
ALKIŞI HAK EDEN ÇOK GÜZEL BİR ŞİİR. İŞTE ŞİİR BU HUMANİZM'İ VE ENTERNASYONELLİĞİ VE YAŞAMI PERVASIZCA ANLATAN CÜMLELER. Her kim olursa olsun,dünya çocukları için, insan için mücadeleyi sırtlayan yüreklere selam olsun Çünkü onlar asla ölmeyecekler. Tıpkı bayraklaşan şiirler gibi...tüm namussuzluğa inat.
Şiir yüreğe selam ve saygılar