Ölü Kuşlar Senfonisi
Özgürlük;
Kuru bir toprağın suyla nikahı gibi!
Tepesinde gelin çiçekleri halayıdır...
Ah!
Fermanım;
Kanadını ırgalasa şu rüzgar
Sana açılacak tüm kapılar
Ve izbe yolculuklar düşer
Bu gezgine yeniden...
Bu güneş;
Buzdan öfkelere gebe
Sıcak yorgan serer titrek anılara
Bu rüzgar;
Savurur demlerini yeniden
Hasret bekler bir pencere buğusu
Bu yağmur;
Tüm kirleri yıkar ardından
Ölü kuşlar senfonisi bu çığlık
Haydi;
Saymayalım benden kalanları
Senin olsun bu kalp kırığı
Acıların kabuğuna küf düştü
Sarmak vardı iki dirhem yarayı
Şimdi;
Öfkeler büyütüyorum aşkımıza
Böyle yanmamıştı avurtlarım
Bal yerine zehir ezer dudaklar
Saçlarından sürüklenen hasretin
Tamamdır;
Ayrılık çanları bu ikimize
Bende dolan miadına acırım
Senden kalan düşlerime bir çizik
Tekrar gel!
Ölü kuşlar emzirirken doğayı
Üstümüze nikahlansın bu toprak
20.01.2011
güzeldi dost..kutluyorum..😙
tebrıklerımı bırakıyorum daot
mükemmel bir eser
aşk ne çoktur içimizde ve ne çoktur acısıyla yüz yüze gelsekte, işte bundanrır şairin finalde ölümü seçmesi bile...
Her şeye rağmen ölümüne sevdam diyen şairi tebrik ederim...
👍👑çok güzel... final ne istediğini bilenden...kutladım.. selamlar
Özgürlük; Kuru bir toprağın suyla nikahı gibi! Tepesinde gelin çiçekleri halayıdır... Giriş ile sonuç birbirine uyumlu.Özgürlüğün tanımı yapılırken susuz toprağın suya hasretinden yararlanılmış.Orada canlının olması için suyun mutlaka olması zorunluluğu.Su bereketi,özgürlük yaşamın zorunluluğu. Doğal olayların sonucunda özgürlüğe kavuşma isteğinin zorluğundan bahsetilmiş.Bu konuda şair yerden göğe kadar haklı.Özgürlük isteği hiç bitmeyecek bir aşktır.Sınırlamasını asla yapamayız.Zmana ve şartlara göre gelişen bir kavram.Yüreğinize sağlık.Sevgiler.😙😙😙😙😙